Tarih tekerrür mü ediyor? Sosyalist sol ne yaptı! (2009)

Başlığa verilecek cevap; olmayan baltayı taşa çarptı.

Evet, sosyalist sol baltayı taşa çarptı. Temennimiz odur ki sol artık kendine gelecek hamleler yapar ve magazinden kurtulur. Tüm dünya da sol ivme kazanırken Türkiye’de neden geriye gidiş vardır. Bu solu idare eden basiretsizler yüzünden mi yoksa solu, servislerin fonları mı idare ediyor!

29 Mart 2009 yerel seçim tablosu bize aşağıdaki tabloyu dikta etti!
Seçimlere katılan partilerin oy oranları söyle:
EMEP yüzde 0,11
*ÖDP   yüzde 0,16
TKP    yüzde 0,18
**İP       yüzde 0,27 İP’ İçimize sinmeyerek onuda solcu kabul edelim.(ki, değil)

EMEP, sanki geçmişiyle aynı kazanda ve halen pişmeye devam ediyor ve kendilerince objektif şartların olgunlaşmasını bekliyor.

ÖDP, koltuk (yöneticilik) kaptırmamak adına “Dev yol, Kurtuluş” geleneğine sıkışıp yüzünü solun diğer tarafına kapatıp pragmatist davranarak her şeyden önce kuruluşta hata yaptı. Özde dünyaya bakışı birbirine yakın olanlar gönül birliğinden çok oportünist dayatma ile bir araya geldiler.  Doğal olarak gönül uyuşmazlığı nedeniyle hiç maya tutmadı. 12 Eylül hapishanelerinde bile oldukça hatırı sayılır bir kitleye sahipken koltuk kadar o kitleyi sahiplenmiş olsalardı, bugün küçümsenmeyecek kitlelerin güvenini kazanmış sol bir parti olurlardı.

TKP, Asla eski TKP olamadı, sanırım gerçekleşmesi oldukçada zor bir işe kalkıştı.

İP yukarıda dediğim gibi o kendini solcu sanıyor.

Her kafadan ayrı bir ses her ağzı olan konuşuyor. Yok, efendim ÖDP birbirini yiyor EMEP suskun, TKP hırçın vs vs. Bırakınız beyler bu teraneleri. Bu ülkede solun gelişmemesinin en büyük sebebi öncelikli olarak kendini tanımamak, Sosyalizmin statükoların karşısında kendini sürekli yenileyen bir ideolojik sistem olduğunu kavrayamamak, sonrada Kürt sorununa evrensel değerlerde solcu gibi yaklaşamamak ve ***DTP’nin yörüngesine girmektir. Bu yörüngeye giriş sadece sola kaybettirmek değil aynı zamanda biat etmektir.

Marksist evrensel sosyalist solun kaynağı da hedefi de bellidir.

Siz ise ne yaptınız?

Ulusal bağımsızlık diyenlere payanda oldunuz. Lenin’in “Ulusların kendi kaderini tayin hakkı”nı yanlış okudunuz veya öyle işinize geldi. Sol milliyetçi değildir hatta sol milliyetçiliği evrenselliğin önünde engel kabul eder ve her türden gericiliğin yanı sıra ırkçılığa karşıdır, lakin siz ne yaptınız milliyetçliğin adını değiştirip ulusal sol dediniz ve gümlediniz.

Evet, sayın saygın magazin solcuları elinizdeki şarap kadehlerini bırakarak kendinize gelme zamanı gelmedi mi? 12 Eylül evveli yapılan birçok yanlış tahliller sonucu erken devrim hayalleri kuran 11 Eylül günü zafer çığlıkları atıp ta 13 Eylül’de sokaktan silinen solun yanlışıda böyle ama masumane yanlış tahlil yapmak değilmiydi?

Evet, Lenin ‘Ne yapmalı’ isimli yapıtında buna “Kendiliğindenlik önünde eğilme” derken Sosyalistlerin akan suyun kenarında suyu seyrederken suyun akışına nasıl kapıldıklarını da çok iyi anlatmıştır. Türkiye solu ise bu ırmakta boğulmuş lakin yinede birkaç fedakâr insan yıllardır suni teneffüsle can çekişen bu bedeni yaşatmaya çalışıyor.

Nasıl ki CHP Diyarbakır’dan bir zamanlar tulum çıkartıyorduysa Sosyalist solda öyle güçlüydü. Nasıl ki “HEP, HADEP, DEHAP en sonda DTP” CHP’nin oy kaynaklarını kuruttuysa PKK’da sosyalist solun kaynaklarını kurutmuş hatta kendine payanda etmiştir.

Unutulmaması gereken bir şey ise; sanat adına solun bazıları tarafından arka ceplerinde gezdirilmesi! Yaptıkları filmlerden elde ettikleri milyon dolarlık hasılata kadehlerini kaldıran siyasi duygu sömürücüleri. Yine slogan müziği yapan bir takım alt yapısız bilinçsiz gurupların çığırtkanlıklarını sola mal etmeleri veya bu tür müziğe sol müzik adını vererek solun evrensel müzik hayranlığını kendi mecralarına çekmeye çalışmalarıda bu yozlaşmaya bir katkıdır. (Sanırım Türkiye’den başka yerde de olmayacak kadar trajikomik)

Sosyalist Sol, Türk-Kürt saplantısında daha doğrusu içe kapalılıktan bir an evvel kurtularak evrensel değerlere sarılmadıkça bu kıskaç sanki tost makinesindeymiş gibi tost ekmeğinin arasındaki kaşar gibi olacaktır, Bilirsiniz ki iki dilim ekmeğin arasına konulan peynir tosta tadı verendir.

Bu yaklaşım sol adı ile bu dar çıkarcı zihniyete gıda olacak tat verecek, fakat soldan aldıklarını sola veremeyecektir ve sol son 30 yıldır olduğu gibi kuvözdeki yardıma bakıma muhtaç prematüre bebek gibi kalmaya devam edecektir.

Not: Bu yazımız 2009 seçimleri akabinde yazılmış olup sadece hatırlatma amaçlı tekrarlanmıştır.

*Sol Parti

** Vatan Partisi

*** HDP