Suya da sabuna da dokunacağız

Suya da sabuna da dokunacağız.

Evet, biz suya sabuna dokunacağız.

Bazı bizi sevdiğini söyleyen elinde hançer arkamızda dolaşan, yüzümüze dost olduğunu söyleyen, varsayalım ki dostumuz olduğunu iddia edenlerden biri derki; “Yav abi karışma sağa sola, ona buna, tuttur bir yol git, bak herkes geçmiş bir subaşına istediğini yapıyor, sende kalem var, akıl var, kafa var, çevre var niye uğraşırsın yok hırsızmış yok arsızmış sanamı kaldı bu meseleler bırak arkası güçlü olanlar yazsın çizsin.”

Arkası güçlü olanlar!

Doğru ya arkası güçlü olanlar…

Evet, bu arkası güçlü olanlar; iyi yazarlar, hem de çok iyi. Yolsuzun yolsuzluğunu hırsızını hırsızlığını saklamak için her şeyi yaparlar. Hortumcunun hortumunu bile bir şekilde iç ederler.

Bunlar saklamak adına yarışmalar düzenlerler, bazen 70 milyonluk kocaman halkı röntgenci yapar, biri biz gözetlesin diye ev röntgenletir.

Bunlar aldatmak adına kimi zaman “Feleğin” çarkını çevirir.

Arkası olmayan ise “Feleğin” çarkına tükürür.

Bazen “kim şu kadar milyar ister” diye oyunlar bile oynarlar.

Arkası olmayan 50 liralık faturasını yarın nasıl yatıracağını düşünür.

Bu arkası güçlü olanların bazıları bazen “kitap” yazar yüzlerce baskı yapar milyon dolarlık cukka yaparlar.

Ama arkası olmayanın “kitabı” ilk baskıdan sonra bir daha zor basılır.

Bu arkadan çekişli arkası güçlü olanlar nemalandıkları bahçenin etrafında dört dönüp gelen gidene havlarlar.

Arkası güçlü olanların bir diğer modeli ise yolsuzluk arsızlık hak getire üstüne üstlük anchorman Türkçesiyle “haber sunucusu” bile oluverirler.

Daha küçükleri ise, yani mahallî olanları; Başkanın emirlerini dinlerler, alınacak küçücük ilanlar adına başkana ve yönettiği yerlere laf etmedikleri gibi laf eden yazarlara müdahale ederler.

Başkan dedikte hangi başkan diyeceksiniz; İster bizim köy dayanışma derneği başkanı, ister belediye başkanı, ister karga sevenler dernek başkanı. Başkan olsunda ne başkanı olursa olsun, yeterki başkan olsun bunlar için fark etmez.

Bunlar kendi aralarında şakalaşırken bile bazen şu’mu bu’mu yoksa ötekimi, daha doğrusu kim daha iyi yalaka yarışmaları yapacak kadarda densizdirler.

Tekrar ediyorum; “biz suya da sabuna da dokunacağız.”

Çünkü biz biliyoruz ki, suya sabuna dokunmadan temizlik olmayacaktır.

Biz biliyoruz vede görüyoruz ki; karın tokluğuna bir haberden bir habere koşan onurlu arkadaşlarımız var.

Biz gördük ki bazı kurumlarda basın meslek ilkelerinden ödün vermeden o kurumları temsil eden yerel gazeteci dostlarımız var.

Yine biz gördük ki bir Milletvekili aday adayının hediye etmek istediği bir gömleği yanlış anlaşılırım diye kabul etmeyen İrfan sahibi arkadaşlarımız var.

Biz diyoruz ki henüz kirlenmemiş daha çok insanımız var işte bu kirlenmeyenler adına suya sabuna dokunmalıyız.

18 Mayıs 2011 Haberdar gazetesi