Antalya Büyükşehir'e yeni operasyon. 20 kişi hakkında gözaltı kararı
Cumhuriyet Halk Partisi, 2015 yılı Haziran ayında yapılacak olan Genel Seçimlerde İstanbul’da “kontenjanlı önseçim” yapacak. Kontenjanı Ankara, önseçimi ise üye belirleyecek. Partide yapılan çeşitli görevler nedeniyle örgütle arası pek iyi olmayan isimler vardır. Genel Sekreter ve Sayman, örgüt tarafından geçmişten beri pek tutulmazlar. Bunun başlıca nedeni ise Genel Sekreter son döneme kadar örgütün tek komutanıydı (şimdi ise Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı var). Örgütün her tür sorunuyla muhatap olan Genel Sekreter ne yazık ki kurultaylarda en az oy alanlar sıralamasında olurlardı. Para varsa örgütün ihtiyaçları karşılanıyorsa o yıl yapılan kurultayda çok oy alan sayman, para olmadığı bir zamana denk gelen kurultayda en az oyu alanların içine rahatlıkla girerdi. Bu ve benzeri nedenlerle bir partinin hakkaniyete uygun kontenjan kullanması en doğal haktır diye düşünüyoruz.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilk sıralara kadınları yerleştireceğiz demesinin ardından, kontenjan 3. sıralarında belli olmasıyla beraber geriye kalan 5-6 vekillik için İstanbul’da kıran kırana kontenjanlı ve de janjanlı sözüm ona önseçim olacak.
İstanbul 1. Bölgenin birinci sırasına Şafak Pafey’in yerleştirileceğine kesin gözüyle bakılırken, 2. Sırasının örgüt tarafından seçilecek olana, 3. Sıranın ise Genel Sekreter Gürsel Tekin’e 4. Sıranın örgüte, 5. Sıranın Erdoğan Toprak’a 7. Sıranın ise aslında 1. Sıransın verilmesi gereken Kadın Kolları Genel Başkanı Hilal Dokuzcan’a verileceğini, eski İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’nın ise önseçimi tercih edeceğini düşünüyoruz. Ayrıca eski il yöneticilerinden Füsun Sökmez, Mehtap Düzova, Gazeteciler Barış Yarkadaş Dinç Çoban parti eğitmeni Derya Şentürk listeye girmek için ter dökecekler.
İstanbul 2. Bölge, üçüncü sıra Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun olurken çiftli rakamlarda kıran kırana bir seçim gerçekleşecek. Bu bölgeden kontenjan bekleyen isimlerde partide oldukça ağır abi sayılacak kişiler. Akif Hamzaçebi, Sezgin Tanrıkulu, Mehmet Bekaroğlu muhtemelen 2. Bölge kontenjanı bekliyorlar. Mustafa Sarıgül’ü de 2. Bölge için unutmamak gerek, olasılık halen var. Kadir Gökmen Öğüt, Mahmut Tanal kontenjan beklentileri olan isimler olurken Aykut Erdoğdu önseçime kesin girecek isim olacaktır. Cem Tüzün, Mustafa Ataş, Dursun Bulut, Hasan Babacan, İnan Güney, Zeynel Öztürk gibi güçlü isimlerin olduğu 2. Bölge inanılmayacak sürprizlere gebe diye düşünüyorum. Bir ara tüm İstanbul’u değerlendirdiğim genel bir seçim analiz yazısında 1. ve 2. Bölgeye daha çok yer vereceğim.
İstanbul 3. Bölgenin 3. sırası Enis Berberoğlu’nun olacağı kesin gibi. Önseçime gireceğini söyleyen eski Genel Başkan yardımcısı Umut Oran başta olmak üzere, Ali Özgündüz, Süleyman Çelebi, Rıdvan Budak gibi eski DİSK Genel Başkanlarının yanı sıra Seydali Güneş, Taşkan Uysal, en uzun süre PM üyeliği yapanlardan eski Kadın Kolları Genel Başkanı Deniz Pınar Atılgan, PM ve YDK üyeliği yapmış Tülay Ateş, eski PM üyelerinden İbrahim Yener ve Benan Baykal, eski İl Başkan Yardımcıları; Hüseyin Aksu, Bayram Ali Çeşmeci, Bahçelievler eski İlçe Başkanı Hüseyin Özkahraman, Büyükçekmece eski İlçe Başkanı Ali Şeker, Silivri eski Belediye Başkanı Selami Değirmenci, Küçükçekmece eski İlçe Başkanı Kemal Çebi, Avukat Hayri Yaman, eski İl Genel Meclisi Üyeleri Erhan Bozan, İsmail Çelebi, eski Pütürge Belediye Başkanı Necdet Apaydın, bunun yanı sıra genç isimler; eski İl Sekreteri Avukat Zeynel Emre, Başakşehir eski İlçe Başkanı Özgür Karabat, Parti Okulu Eğitmeni Gökay Karabulut ve bu isimlere katabileceğimiz ancak hatırlayamadığımız birçok güçlü aday adayı var. Ancak hiç kimse şunu unutmasın ki İlhan Cihaner önseçimden çıkarak 3. bölgenin 2. sırasına veya 4. sırasına adını yazdırabilir!
Bu adaylık talebi açan şahısların tamamı hedefe çok yakınlar, ancak potaya girecek sayı sınırlı, İstanbul’da her bölge için oylar 2-3 puan artsa dahi örgüte kalan sayı 5 ila 6 arasında olması muhtemel, ki 3. Bölge için 5 aday olması dahi çok zor!
Bizce Benan Baykal, Deniz Pınar Atılgan ve Bayram Ali Çeşmeci oylamaya girmeyecek, kontenjan için adaylık müracaatı yapacaklar.
Tumturaklı çalışmaları ve verdikleri soru önergeleriyle AKP’nin en çok çekindiği isimlerden olan Umut Oran ve Ali Özgündüz ilk 10’daki yerini alarak TBMM’ne girerler diye düşünüyoruz.
Süleyman Çelebi ve Rıdvan Budak hedefe çok yakın da olsalar, seçimlerdeki her yolu biliyor da olsalar, eski sendikacı olmalarına rağmen örgütte pek karşılıkları yok. İlgi var, ancak onun da tek nedeni DİSK’den kalan miras. Bizce örgüt oylamasından çıkamayacaklar.
Seydali Güneş, Taşkan Uysal, Tülay Ateş, İbrahim Yener, Selami Değirmenci, Kemal Çebi, Hüseyin Özkahraman, Hüseyin Aksu, Ali Şeker, Hayri Yaman, Erhan Bozan, İsmail Çelebi, Necdet Apaydın bunlar yüksek oy alacak isimler olacak. Ancak çıtanın alt tarafında kalmaları mümkün, onun için çok çalışmaları lazım ki çalışırlarsa rahatlıkla çıtayı aşarlar.
Zeynel Emre, Özgür Karabat, Gökay Karabulut, Oruç Oymak bu genç isimlerin harıl harıl çalışması beni de heyecanlandırıyor. Kolay olmayacak ancak bu 4 isim eski kurmayları en çok zorlayacak isim olacaktır. Evet, bu dört isim CHP 3. Bölgeyi önümüzdeki dönem TBMM de temsil edebilirler, önemsenmeleri gerek.
Bugünkü çalışmalara ve çalışmaların verdiği geri dönüşü izlediğim kadarıyla durum bunu gösteriyor. Bugünden sonra birçok şey yeniden değişebilir.
Belediye Başkanları gelecekte yapılacak yerel seçimlerde daha etkili olmak için kendilerini TBMM’nda hatta Genel Merkezde temsil edecek ve kendilerinin uydusu olacak isimler üzerinde yoğunlaşcaklardır. Belediye Başkanlarının karıştığı hiçbir iş bu güne kadar başarılı bir siyaset mirası bırakmamıştır. Her ne kadar sosyal demokrat siyesetten belediye başkanı olsanızda ne yazıkki Kapitalist düzen sizin sosyal belediyecilik yapmanıza izin vermiyor. Bu nedenledirki Belediye Başkanları sanki bir holding yönetim kurulu başkanıymışcasına kendilerini mali işlerin içinde buluyorlar. Kimisi ise malumunuz kendisini padişah sanıyor. Bu konuda sadece CHP’nin tetbir alması yetmez siyasi partiler yasasında kuvvetler ayrılığına benzer tetbir alınmalı ve yerel siyaset ile genel siyasetin arasına hissedilmez bir duvar örülmeli.
İkinci ancak en büyük sorun ise; dünün delege ağaları bugün kurdukları kutsal ittifaklarla hemşeri ağaları oldular. Bu şahıslar hemşerilerle ele geçirilen örgütlerde halen büyük oranda söz sahibidirler. Kısacası eski delege ağaları şimdilerde üye ağalığı yapıyorlar. Bunların kurdukları ittifakların yapacağı anahtar listeler havalarda uçuşacaktır. Anahtar listelerin girdiği seçimden kesinlikle doğru karar ve hakkaniyet çıkmaz. Bu nedenledirki CHP üst yapısı derhal bir genelge ile anahtar listeyi suç kapsamına, yapanı ise ihraç kaydıyla tedbirli olarak displine sevk edecek karar almalıdır. Aksi durum ‘sözde önseçim’ olur(!)