Adam yukarıdan aşağıya bağırıyor; “Kimmm oooooo” aşağıda ses seda yok!
Diğer kattaki teyze camdan bakmayı düşmek sandığı için bakmadan bağırıyor “Kim oooo” aşağıda yine ses yok.
Evet, "biri zile basıp kaçmış, yine şu arka sokakların çocuklarıdır" diye camları kapatıp içeri girerler sonra bir daha tekrarlanır. Bir daha, bir daha, bir daha...
Zili çalınan evlerin kimisinin hastası vardır, küçük bebeği vardır zil çalınca uykudan uyanır, ama çocuktur bunu düşünemez!
Kiminin borcu vardır, acaba hangi alacaklım geldi der ses çıkartamaz. Kimisi tokatçıdır hemen saklanır.
Bu zil çalıp kaçmak 30–40 sene evvel bizim çocukluğumuzda da vardı, şimdide var, sanırım çocukluk oldukça buda olacaktır.
Sonra bunların modernleri geldiler. Bunlar arabaların altına yatarlar arabaya alttan vurup alarmlarının çalmasını sağlarlar. Araba sahibi çıkar bakar kimse yoktur. Alarmı kapatır siren susar. Sonra bir daha, bir daha. Sonunda araç sahibi bıkar “kedidir kedi” der, alarmı kökten kapatır evine girer sıcak yatağına yatar. Sabah olur beyefendi işine gitmek için sokağa çıktığında arabasının yerinde yeller esiyordur. Çünkü adamımız gece o sinirle alarmı iptal ederken kapıları da açık unutmuş veya hırsız kapıyı açmıştır. Buna “kalk gidelim” derler.
Geçmişte kediciler vardı. Kedilerin bellerine ip bağlar, gözlerine kestirdikleri balkonlardan asılmış halılara kedileri fırlatırlar, kedi halıya yapışınca çekerler kediyle beraber halıda gelirdi! Zaman değişti o zaman halı pahalıydı şimdi çöp konteynırlarının kenarı halı dolu, çalanda yok, satanda yok.
Eskiden sinyalciler vardı’ Sanırım halende varlar. Sanıyorum dememe gerekte yok; geçenlerde Avcılar gibi bir yerde karşıma çıktılar “Abi memleketten geldim akrabalarım taşınmış, geri dönecek param yok” bir başka arkadaşa da rastlamış “ Abi memleketten geldim iş bulamadım açım” bunlarında eskiden kalma adı sinyalcidir.
Arpacılar da meşhurdu bir zamanlar. Şimdi diyeceksiniz, arpacı nedir?
Söyleyeyim efendim; orijinal adı cepçi olup bazen yandan yaralamada denilen lakin yandan yaralama bir nevi tecavüz suçu olduğundan arpacıların bu deyime çok kızdığı malum, cepten parmak ile para çekmek, tırnakçı, cepçi, namı diğer “Arpacı”.
Tufacı kime denilir? Hırsızların en tehlikelisi olup gözleri karadır. Çekinmezler. Geceleri çalışırlar ve daima silah taşırlar. Kapı pencere kırarak ev ve dükkânları zorla soyarlar. Hırsızların en tehlikeli sınıfındandır bunlar. Yakalanacaklarını hissetseler bile amaçlarından asla vazgeçmezler.
Hırsız oldukça ilginç lakap ve terimleri vardır! Bunlardan bazıları; “Çakal, fare, kaldırım kuşu, kedici, kelebekçi, otel faresi, sansar, tırtıkçı, yamyam, fırıldak, goygoycu. Anahtarcı, apiko, arakçı, aşıramento, çarık, dubaracı, faça, gaco, hacamat, kafes, kodes, kaparoz, Müptezel, voli” Voli deyince aklıma bir şey geldi! Şu birden köşeyi dönmek isteyenler voliyi vurmak isteyenler, haksız kazanç peşinde koşan voliciler yokmu, hah işte onlar.
Her *“meslekte” olduğu gibi siyaset dünyasında da bu volicilerde oldukça mevcut beklide en fazlası. Bitpazarına “nur” yağar gibi siyaset dünyasına da “bit” yağıyor!
Bit nedir? Kimine göre “Bit bittir” işte, kan emen bit “hayvanların kıl ve tüyleri arasında yasarlar ve kan emerek beslenirler. Tüyler üzerinde bırakılan bit yumurtalarından 30 gün içerisinde larvalardan da 2–3 hafta içerisinde ergin bitler oluşur. Bitler, deri salgıları ve kılları yiyerek beslenirler. Kaşıntı ve kil dökülmeleri gibi klinik belirtilere neden olup ayrıca kan emdiklerinden ileri derecede anemi halsizlik ve zayıflık görülür. Özellikle yavru köpeklerde önemli derecede zayıflama sorunu olur. Deride çok kolay yuvalanırlar. Kendilerini görmek zor olsa bile beyaz yumurtaları tüylerinin üzerinde görülür”.(Bunlara yavruyken YAVŞAK denilir!)
Bit başka bir yerde ise kısaltma olarak (B.İ.T) “Belediye İktisadi Teşebbüsleri” olarak kullanılır.
Peki, bu BİT’lerden kim bitlenir dersiniz? Bitlenenler nasıl bitlendiğini inkâr ederler?
Genelde kanıt yoktur duyuma ve şüpheye dayalı olup umumiyetlede siyaseten her devrin adamı olanlar tarafından çok iyi değerlendirilir bu (B.İ.T)leri.
Buralardan BİT’lenenleri sıraya koyarsak kuralsız ve şişirme yüksek meblağlarla iş yapan müteşebbisler ve gerisi hepinizce malum meslek erbabı falan filanlardır.
Evet, bazıları için heyecan olsun diye çocuklukta başlayan zil çalıp kaçmak başka şeyleri çalmayla devam edebilir.
*Geçmiş bir tarihte bir siyasetçi TBMM de forum doldururken mesleği hanesine “Siyasetçi” yazmıştı birden akıma gelince benim kalemde böyle yazıverdi!
Bu yazının üzrinden 11 yıl geçmiş, aynı tas aynı hamam. Bankaların adı ayrı yol haritası aynı!