Halkın yorgunluğunu, fakirliğini gören Mustafa Kemal Atatürk, Mayıs’ın 19 da başlayan Ulusal Egemenlik...

1923 Dünya her türlü hadsisliğin buhranında!

Şimdiki gibi! Tarih tekerrür ediyor. Barış anlaşması bile imzalanmamış, yapılan kongrede ihracatın teşviki, lüksten kaçınılması, sanayiye yönelme, tarımının ve ticaretinin serbestliği, yabancı sermaye ile kurulan tütün ticaretin kaldırılıp, TEKEL’in kurulması konuşuluyor.!!!!

İlk yedi yılın hedefi; Tarım ve sanayinin gelişiminde ‘‘milli çıkarlar çerçevesinde” tasarlanıyor. Tarıma destek iki katına çıkmış, aynı yıllarda çiftçiye 711 bin hektar arazi öküzüyle beraber halka verilmiş...

Yerli tohum çiftçiye bedavaya dağıtılmış, ilkel tarımdan çağdaş tarıma geçerken tarım okulları açılmış, Tarım Kredi Kooperatif ve çiftlikleri kurulmuş, 1929’a kadar dış ticaret hacmi iki katına çıkmıştı.

Tüm dünyada güvensizlik, hırs savaşları, ekonomik buhranın yaşanmasıyla yorgun. Mustafa Kemal ATATÜRK çok zor borç bulabilmişti ve aldığı her borç ile bir fabrika açmıştı.

Hangi fabrikalarımı açtı örneğin; Rusya’dan aldığı borç ile Kayseri, Nazilli, Malatya pamuklu dokuma fabrikaları. Avrupa’dan alınan borç ile Karabük Demir-Çelik, Çatalağzı Elektrik Santralı kurulması.

Mustafa Kemal ATATÜRK tahıl ve un ithalatını yasaklamış, tahıl üretimini üç milyon tona çıkarmış; Devletçilik ilkesiyle dokuma, maden, kâğıt, kimya, cam, çimento gibi sektörlerde sadece yerli üretim ile tüm talebin %80’ini karşılamayı başarması, Almanya ile ihracat %10 lardan %40 lara çıkması.

İstikbal göklerdedir diyen Mustafa Kemal Atatürk

25 kuruşa yün satıp, 3 bin kuruşa geri alıyor olan bir saltanat yönetiminin yerini, uçak fabrikası kuran, beraberinde marangoz, manav, hububatçı, terzi, ayakkabıcı, demirci, bakırcı, tornacı, frezeci, kaportacı, kaynakçı, motorcu ustaları gibi meslekleri ortaya çıkarıp güçlendiren, deniz ve demiryollarını millileştirip yapımına devam eden bir halk yönetimini başlatması.

İkinci kalkınma planı, ağır sanayi üzerine olacaktı...

İşte Nutuk tam olarak, nasıl özgür birey oldun, nasıl güven sağlayan bir toplumun varoluşu anlatıyor.

Mustafa Kemal ATATÜRK; sağladığı güven politikasıyla hem borç ödeyen hem halkı aç bırakmayan, yıkık, dumanı üzerinde tüten bir ülkenin yeniden nasıl itibar kazanmasına önderlik eden, milli üretimin, milli ekonominin, milli eğitimin, dışa bağımlılığı sürekli azalan milli bir Devletin temellerini atarak bütün dünyaya ekonomi dersi verirken, hor görülen halkının nasıl asil olduğunun da dersini vermişti.

İnsanlar, örneği hep dışarda arar, içerdeki kıymeti çok bilemez.

Mustafa Kemal Atatürk kâğıttan bir gemiyle mi bunları yapacaksın diyenler gerekçeli karar halkımla alındı diyordu.

Nutuk

Efendiler, bu nutkumla, milli varlığı sona ermiş sayılan büyük bir milletin, istiklalini nasıl kazandığını, ilim ve tekniğin en son esaslarına dayanan milli ve çağdaş bir Devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım. Bugün ulaştığımız sonuç, asırlardan beri çekilen millî felâketlerin yarattığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir.

Açtığı yolda gösterdiği hedefe, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu olsun.