CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak; “Afrika turunda El Bab’tan öteye gidemeyiz diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Körfez turunda Rakka’ya, Pakistan’dan sonra Menbiç’e gitme hevesine kapıldı. Hayır endişesiyle referandum öncesi Barzani’ye umut bağladı. Artık bakanlar kapıdan çevriliyor.  Türkiye’yi incitecek konumlara sürüklüyorlar” dedi.

Toprak,  daha önce “Başbakandan Başbakana değişen” AK Parti dış politikası ve Suriye stratejisinin, artık “Cumhurbaşkanının yurt dışı seyahatlerine endeksli olarak haftada bir değiştiğini” belirterek şunları söyledi;

“Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümeti, referandum yaklaştıkça, Hayır paniğiyle, yeni arayışlara girişiyor. Türkiye’nin dünyadaki saygınlığına ve güvenilirliğine her geçen gün daha ağır darbeler indiriyor, yaralar açıyor. Ocak ayında Afrika ülkeleri turundan dönerken, El Bab’tan derine inemeyiz diyen Sayın Cumhurbaşkanı, Şubat başında ABD Başkanı Trump ile görüştükten sonra, şahin dış politikaya yöneldi. Trump’ın gönderdiği CIA Başkanı ve ABD Genelkurmay Başkanıyla yapılan görüşmelerin ardından, Körfez turuna çıkan Cumhurbaşkanı, Suudi Kralını ve Katar Emirini de arkasına alıp Rakka hedefini ilan etti. Cumhurbaşkanı son olarak, Pakistan seyahati sonrasında ise Menbic’i yeni hedef belirledi. Birbuçuk ayda üç seyahat ve her seyahatte değişen, üç ayrı Suriye politikası! Bunlar, dış politikadaki ciddiyetsizliğin, strateji yoksunluğunun, öngörüsüzlüğün somut ifadesi!”

Toprak; AK Parti Hükümeti ve Cumhurbaşkanının, Trump ile Putin arasında sıkışıp kaldığını, Milli Dış Politika uygulamaktan aciz bir görüntü sergilediğine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Daha önce ‘Başbakan değiştikçe değişen AK Parti dış politikası’, artık her hafta Cumhurbaşkanının yurt dışı seyahatlerine endeksli olarak ve referandum hesaplarına göre değişmektedir.  Davutoğlu’nun Yeni Osmanlı politikası iflas etti. Binali Yıldırım’ın düşmanları azaltıp, dostları çoğaltma politikası da Cumhurbaşkanının günü birlik söylem değişimleriyle iflas noktasında. ABD’li albaylar bile, Türkiye’nin Suriye politikasına ayar verme cüretini gösterebiliyor.  Hükümet ise pazarlık masasına Mehmetçiği sürüyor.

Gelecek hafta gerçekleşecek Erdoğan-Putin görüşmesinden sonra, dış politikada, Suriye’de yeni bir U dönüşü yapılması sürpriz olmayacaktır! Referandumda hezimet korkusuyla, dışarıda savaş ve zafer arayışına giren Erdoğan ve AK Parti hükümeti, alelacele Mesut Barzani’yi Ankara’ya çağırıp destek istemek zorunda kaldı.  Çözüm Süreci’nde de meydan meydan yanlarında gezdirdikleri Barzani, Doğu ve Güneydoğu’da Cumhurbaşkanı ve AK Parti’nin umudu olurken, kendi yurttaşlarını ise, ‘darbeci, terörist, çukurcu, hain’ ilan ediyorlar.”