Tanal: “Kadınların siyasete katılımı en az erkekler kadar olmalı”

CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal, yerelde de dâhil olmak üzere siyasetin her alanının en az yarısının kadınlardan oluşmasına ilişkin Kanun Teklifi verdi. Kadınların siyasete katılım sayısının en az erkeklerle eşitlenmesi gerektiğini ifade eden Tanal, “Siyasi hayatı düzenleyen mevzuatımız, kadınlarımızın siyasi faaliyete katılma hakkı tanımakta ancak, siyasete katılımını sağlamak için yeterli düzenlemeyi içermemektedir” dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal, siyasi partilerin teşkilatlarının, İl Genel Meclisleri ve Meclis Başkanlık Divanlarının, İl Özel İdarelerinde İhtisas Komisyonları ve denetim Komisyonlarının, İl Encümenlerinin, Büyükşehir Belediye Meclisleri, İhtisas Komisyonları ve Denetim Komisyonlarının en az yarısının kadınlardan oluşmasına ilişkin 4 ayrı Kanun Teklifi verdi. Kadınların siyasi hayatta daha etkin olması gerektiğini dile getiren Tanal, erkek egemen bir siyasetin katı ve merhametten yoksun olacağını kaydetti.

Tanal, konuya ilişkin şunları söyledi:
“Yapılacak bu değişiklikler ile siyasi partilerin teşkilatı yasada belirtilen merkez organları ile il, ilçe ve belde teşkilatlarından; Türkiye Büyük Millet Meclisi Grubu ile il genel meclisi ve belediye meclisi gruplarında kadınların siyasi hayata daha aktif şekilde katılabilmesinin sağlanması amaçlanmıştır. Teşkilatın oluşumunda üyelerin yarısının kadınlardan oluşması, 2820 sayılı yasada 8. Maddede hüküm altına alınan siyasi parti kurma şartlarında en az otuz vatandaşımız ile kurulabilen siyasi partilerin, kuruluşunda gereken sayının yarısının kadınlardan oluşmasıyla, erkekler ile eşit haklara sahip kadınların siyasi hayata aktif olarak katılmasına imkânı verilmelidir. Anayasamızın “Kanun Önünde Eşitlik” başlığını taşıyan 10. Maddesinde 2004 yılında yapılan değişiklikle, “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz” hükmü eklenmiştir. Görüleceği üzere, kadın ve erkek arasındaki eşitliğin yaşama geçirilmesi sadece siyasette değil her alanda olmalıdır. Kadın hayatın her alanında olmalıdır. Evimizin tadı tuzu, hayatımızın tadı tuzu, annemiz, kardeşimiz, eşimiz kadınlar hayatımızı güzelleştirdiği gibi siyaseti de sakinleştirecek, ehlileştirecek, merhamet ortamı ve huzur ortamı sağlayacaktır.”