Bahçeli'den 'süreç' açıklaması: 'Önümüzdeki günler her türlü provokasyona açık!'
Sosyalist parti ve kurumlardan PKK’nın silah bırakmasına ilişkin dikkat çeken uyarı: 'Fırsata çevirecekler'
Sol partiler, kendini feshettiğini açıklayan terör örgütü PKK’nin Lozan Antlaşması’nı hedef alarak Cumhuriyet karşıtlığı yapmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Sol cephe, “barış” adı altında bölgeyi şekillendirmek isteyen emperyalizmin planlarına çanak tutulmaması uyarısı yaptı.
İktidarın “terörsüz Türkiye”, DEM Parti ve PKK terör örgütünün “barış ve demokratik toplum” adıyla daha isminde uzlaşılmayan çözüm süreci; terör örgütünün fesih kararıyla yeni bir boyuta taşındı.
PKK terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusu Lozan Barış Antlaşması ile Cumhuriyetin ilk anayasası olan 1924 Anayasası’nı hedefe koyduğu bir açıklamayla fesih kararını açıklaması ise tepkilere neden oldu.
İktidar ve DEM Parti kanadı bu açıklamayı “olumlu” karşılarken CHP çekimser, İYİ Parti ise karşısında durdu. Sosyalist cephe ise görüşlerini Cumhuriyet’e değerlendirdi.
İşte sosyalist cephenin görüşleri:
(TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan:
Silah bırakmanın her durumda iyi bir adım olduğu ortada. Yoksul insanlar, emekçiler arasında düşmanlık yaratan bir atmosferin ortadan kalkması olumlu bir gelişmedir. Ancak bu sürecin içeriği ve doğrultusuna baktığımızda buradan yeni düşmanlıklar, hatta çatışmalar çıkma olasılığını görmemek mümkün değil. 1923 Cumhuriyetinin bir arıza, bir yanlışlık olduğunu düşünen siyasi oluşumların başını çektiği bu süreç, yalnızca daha fazla İslamcılık, Osmanlıcılık anlamına geleceği için değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin meşruiyetini tartışmaya açabilecek gelişmelere neden olabileceği için de büyük riskler taşımakta.
Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Nurullah Efe Ankut:
Gazilerimiz, şehit analarımız, babalarımız, bacılarımız ve evlatlarımız haklarını asla helal etmeyecektir. Açılım, ABD emperyalist haydutun Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adlı alçakça projesinin Irak ve Libya’nın ardından Suriye’de de hayata geçirilmesinin ardından geldi. Sıranın nereye geldiğini belirtti Trump: İran’a ve ardından Türkiye’ye... Bir defa Lozan ortadan kaldırılacak. Yani Türkiye’nin kuruluş senedi yok edilmiş olacak. Böylece Türkiye, bir anlamda korsan bir devlet durumuna düşürülmüş olacak. Hiç kimse boş hayallere kapılmasın. PKK kendini feshetmiş nasıl oluyor? PYD/ YPG adlı yapısı Suriye’de. Bunun karşılığında Tayyip ne kazanacak? Anayasa değiştirilerek ölünceye kadar devlet başkanı olma hakkı kazanmış olacak. Türkiye’de böylesine bir ihanet oyunu oynanıyor.
SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen:
İlan edilen silahlı mücadelenin sonlandırılması kararını kuşkusuz ki önemli ve olumlu karşılıyoruz. Kürt sorununda şiddet ve çözümsüzlük emperyalistlerin ve egemen sınıfların tercihlerinin sonucu oldu. Sevr saldırısı püskürterek gelişen Lozan’dan 1924 Anayasası’na Cumhuriyetin kurucu dinamiklerinin hedef alınması yanlış. İktidardakiler, çöken rejimi ayakta tutmak için ortaya çıkan durumu fırsata çevirecek.
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan:
Kürt sorununun askeri yöntemlerle değil, siyasal yöntemlerle çözümü için önemli. Artık sınır içi ve ötesi operasyonların da acil olarak durması gerekir. Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın sürekli demagojik ve beklenti yaratan açıklamaları bırakıp Kürt sorununun barışçıl, demokratik temelde çözümü için somut adımlar atması ve bunun için gerekli düzenlemeleri TBMM’ye getirmesi gerekir. Lozan Türkiye Cumhuriyeti için tarihi önemde kurucu bir metindir. Saray oligarşisi ve Cumhur İttifakı’yla demokratik bir anayasa yapılamaz.
Türkiye Komünist Hareketi Merkez Komite Üyesi Kurtuluş Kılıçer:
İstibdat rejiminden demokrasi, ABD barışından çözüm çıkmaz. Ortadoğu böylesi bir eğik düzlemde yuvarlanırken Lozan’ı tartışmaya açmak, Türkiye’nin bölünme dinamiklerini tetikleme olasılığını güçlendirir. Suriye’nin kuzeyinde Kürt otonom bölgesine karşılık silah bırakma pazarlığı “terörsüz Türkiye” sloganı, barış söylemi ve ABD-İsrail planlarını bozan milli çözüm diye sunuluyor. Fakat PKK tarafından Lozan’ın ve 1924 Anayasası öncesine dönüş şeklinde özetlenecek açıklaması, yürütülen pazarlığın başka maddeler içerdiğinin işareti. Kürt sorununda çözümün aracı olarak yeni anayasa gündeme getirilirken aslında ‘istibdat rejiminin’ anayasasını oylatacaklar.
Devrim Hareketi Sözcüsü Ercan Bölükbaşı:
Kamuoyunda tartışıldığı gibi “silah bırakma”, “silahların susması”, “barış”, “kardeşlik” gibi bir eksenden değerlendirmek gerçekçi değil. Yaşananlar, bölgemizdeki güçlerin emperyalist projeler ekseninde yeniden yapılanmasıdır. Yani konu silahların susup susmayacağı değil, namluların şimdi kime doğrultulacağı konusu. Türkiye, kendi sorunlarını Kurtuluş Savaşı’nın sonunda elde ettiği Lozan’ı ve Cumhuriyeti reddederek değil, onlara sahip çıkarak ve onlardan daha ileri bir zemini kurarak çözecek. Kürt sorunu dahil tüm önemli sorunların çözümü için gerçek bağımsızlığa, devrimci Cumhuriyetçiliğe ve halkın izleyici konumuna düşürüldüğü değil kendi çıkarları için bizzat kendisinin mücadelenin merkezinde olduğu eksene ihtiyaç var.
Yorum Yap