Bu da nereden çıktı? Diyenlerini duyar gibiyim, vallahi bende bu söylemi duyduğumda sizler kadar şaşırdım desem yeridir.

Neymiş efendim kadın ön saflarda ise kadına yapılan hakaretleri kabul etmeliymiş, eğer kadın tanınıyorsa güçlü bir görüntüsü varsa, toplum içinde hak hukuk aramasını biliyorsa, her yerde kendinden başarılarıyla yaptığı icraatlarsa söz ettiriyorsa, o kadına yapılan her şey normal karşılamalıymış, ya da, gidip evinde oturmalı hiçbir şeyin tatlısına tuzlusuna karışmamalı mış, mış da mış.

Yani anlayacağınız kadının haklarına sahip çıkıyor gibi görünen ve haktan hukuktan bahseden kişilerin bile içlerinde kadına karşı tahammül etme yetilerinin olmadığının göstergesi oluyor bu söylemler.

Neden peki?

Kadın kendini eve hapsedince hiçbir şeye karışmayınca daha mı iyi olacak her şey?

Neden kadının eleştirisi ya da, hak araması toplumda bir şeyler sahip çıkması insanı rahatsız eder ki?

Tam tersine eğer kendi toplumu içinde güçlü kadınların varlığını bilmek, bu kadının emekleriyle akıllarıyla yürümek insanları mutlu etmesi gerekmez mi?

Maalesef ki kadınlar, her konuda, bu mesleki olsun ya da toplumsal çalışmalarda olsun kendini ispatlamak ve başarıya ulaşmak için erkeklerin gösterdiği eforun belki de on kat fazlasını göstermek zorunda bırakılıyor.

Burada Usta kalem güçlü bir yazar olan Ursula.K.Le Guin bir sözünü paylaşmak istiyorum: “Asıl sorun üçüncü Sınıf erkeklerin, elde ettiğine erişebilmek için, kadınların birinci sınıf işler yapmak zorunda olmaları” demesi aslında hangi toplumda olursak olalım kadınları çektiği sıkıntıları çok net anlatıyor.

Korkmayın! Akıllı kadınlar asla kimseye zarar vermez, toplumu daha da ileriye götürür, aydın nesiller yetiştirir, kadın erkelerinde hakkına sahip çıkmasını bilir, akıllı çalışkan kadın erkek düşmanı değil, tam tersine hak eden erkekle omuz omuza hakkınızı hakkını arar ve savunur.

Yani kadın ön saflarda ise bu toplumun öyle güçlü akıllı kadınlara ihtiyacı olduğu için vardır.

Toplumu yozlaştırmak geri götürmek için değildir.

Ha burada da bir parantez açmak gerekirse açalım…

(Kadınların hakkını aramamasını siz erkeklere itaat etmesini istiyorsanız ve gözlerinizi kapattığınız kadınların, başka kadınlar ufuklarını aydınlatarak, sizlere baş kaldıracağından korkuyorsanız burada bir şey yazmanın anlamı yok)

Siz ne kadar istemeseniz de kadınlar ufukları aydınlatmaya, aydın geleceklere eserler bırakarak yürümeye, kendi cinsinin de insanlığında doğruları görmesini sağlamaya, her zaman ön saflarda olmaya devam edecek.

Devam ederken de kadın ön saflarda ise her şeyi hak eder zihniyetiyle de savaşarak bu düşüncenin yanlış olduğunu herkese gösterecek.

Tabi ki sadece kadın hakkı diyerek değil siz erkeklere yapılan haksızlıkların karşısında duracak.

Erkeğin kötü niyetlisi gibi kadının da kötü niyetlisiyle savaşarak, eğer erkek haklıysa onu da savunacak gücü kendinde bularak, o kadınlar ön saflarda yürümeyi sürdürecek.

Anlaşılmayan?