Erdoğdu: “Gelir yaratılmadan borç yaratılmasının faturası halkımıza çok ağır olacaktır”
Cumhuriyet Halk Partisi Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu: “Gelir yaratılmadan borç yaratılması AKP Türkiye’sinin içine düştüğü bir açmazdır ve bunun faturası halkımıza çok ağır olacaktır.”
Cumhuriyet Halk Partisi Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu’nun Bankalarca uyulması zorunlu olan sınırlamalarda ve standart oranların hesaplanmasında dikkate alınacak özkaynak yönetmeliğinde yaptığı değişikliğe ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Erdoğdu’nun açıklaması şöyle:
“Bankalarca uyulması zorunlu olan sınırlamalarda ve standart oranların hesaplanmasında dikkate alınacak özkaynak yönetmeliği Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu tarafından 11 Temmuz 2017 tarihinde değiştirilmiştir. Bu düzenleme ile Yönetmeliğin özkaynak unsurlarına uygulanacak indirim esaslarını düzenleyen 9. Maddesinin sekizinci fıkrasının (b) bendi kaldırılmıştır.
Kaldırılan bent, bankaların özkaynaklarının yüzde ellisini aşan taşınmaz varlıkları ile alacaklarından dolayı edinmek zorunda kaldıkları ve elden çıkarmaları gereken emtia ve taşınmaz varlıklarının edinim tarihinden itibaren 3 yıl içerisinde elden çıkarılmaması halinde net defter değerleri kadar bir tutarın özkaynaklardan düşülmesini öngören düzenlemedir.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca banka gayrimenkullerinin net defter değerlerinin toplamının bankanın özkaynaklarının yüzde ellisini aşması yasaktır. İlgili kanun maddesi ayrıca bu hesaplamada, değerleme veya enflasyon düzeltmesine bağlı olarak oluşan ve gayrimenkul hesabına eklenen değer artışlarının yüzde elli oranında dikkate alınacağını söylemektedir.
Bankaların uzun vadeli duran varlıklara yatırım yaparak kaynaklarının likit değerlerden uzaklaşmasını önlemek ve bu şekilde fonların ekonomide daha verimli alanlara aktarılmasını sağlamak amacıyla getirilmiş olan bu düzenlemenin sermaye yeterlilik rasyosunda sorun yaşayan birkaç bankanın rahatlatılması için tüm bankacılık sistemini riske atacak şekilde ortadan kaldırılmasının ağır sonuçları olacaktır. Bunların en hafif ve öngörülebilir olanı Türkiye ekonomisinin büyümesi için ihtiyaç duyacağı kaynağın küçülmesidir. Bu adımla AKP hükümetinin geçmişi kötülemek için sıklıkla referans verdiği 2001 krizinin nedenlerini de anlamadığı anlaşılmaktadır.
BDDK yasal şartları taşımayan bazı bankalardan mali yapılarını düzeltmelerini istemek yerine tüm bankacılık kesiminin mali yapısının daha da bozulmasına yol açacak yanlış ve tehlikeli bir karara imza atmıştır.
Her fırsatta ekonominin ne kadar güçlü olduğunu ifade eden AKP hükümeti, iktidarları döneminde çıkartılan onlarca mali af kanununu unutmuş, sadece banka kredi hacmindeki artışa odaklanmış, bunun geri ödenmesi için ihtiyaç duyulan milli gelir artışı konusunu ıskalamış, hangi gösterge alarm veriyorsa oraya bir idari müdahaleyle günü kurtarmaya çalışmıştır. 2016 sonunda milli gelir hesabına yaptığı müdahale de bunun kanıtıdır.
Gelir yaratılmadan borç yaratılması AKP Türkiye’sinin içine düştüğü bir açmazdır ve bunun faturası halkımıza çok ağır olacaktır. 2017 yılının ilk çeyreğinde Kredi Garanti Fonu kefaletiyle verilen kredilerle ertelediği krizi bu kez yönetmelik değiştirerek geciktirmeye çalışmaktadır. Bunun sonucu, daha yüksekten düşecek bir Türkiye ekonomisi olacaktır.”
Yorum Yap