Ekoloji Birliğinden Milletvekillerine çağrı: “Gelin ikizdereye çadır kurun direnin”

Rize valiliğinin İkizdere de her türlü etkinliği 15 gün süresince yasaklaması direnişteki yurttaşların direniş çadırlarını jandarmanın saldırısı sonrası kaldırılmasının ardından Ekoloji Birliği    ortak bir açıklama yaptı.

Mehmet Rebii Özdemir / Yeni Soluk

EB (Ekoloji Birliğinin) yaptığı açıklamada TBMM bulunan başta Karadenizli milletvekillerinin İkizdere Eskencidere vadisine giderek çadır kurması yerel direnişçilerle beraber direnmeleri çağrısı yaptı.

(EB) Ekoloji Birliğinin  işte o çağrı metni

İKİZDERELİLERİN YANINDAYIZ!

Rize İkizdere’de kolluk güçleri cumartesi gece yarısı köylülerin özel arazisine girip direniş çadırlarını söktü. Özel alanda mülk sahibinin tasarrufuna müdahale edilmesi kesinlikle kabul edilemez.

Cengiz Holding, İyidere Lojistik Liman İnşaatı Projesi kapsamında denizi doldurmak için taş temin etmek amacıyla İkizdere Vadisi’nde Eşkencederesi mevkiinde taş ocağı açıyor. Şirket taş ocağına yol açma çalışmalarına başladı bile ve ağaçlar köklerinden söküldü, dere molozla dolduruldu, yaban hayvanları yurtlarından oldu.

İkizdere Vadisi’nde ülkenin gündemine oturmuş büyük bir direniş var. Kolluk kuvvetleri Cengiz İnşaat’ın özel güvenlik birimi gibi davranmakta ve direnişe çok sert müdahale etmektedir. Direnişin en önünde yer alan kadınlar gözaltı, darp, biber gazı, hakaret, tehdit ile baskılanmaya çalışılmaktadır. Oysa kadınlar yaşam alanlarını savunmak, geçim kaynaklarını, arı kovanlarını, organik çay bahçelerini korumak, bir dalına bile kıyamadıkları ağaçları gelecek kuşaklara aktarmak için mücadele etmektedir.

İktidar, talancı şirkete karşı anayasal haklarını kullanarak yaşama alanlarına sahip çıkan vatandaşını savunmak yerine, halka küfretmekle ün salmış Cengiz Holding’in işlerini daha da kolaylaştırmak için şirketin memuru gibi davranıyor. Tüm kamu olanaklarını şirketin emrine sunuyor. Acele kamulaştırmalarla, yurttaşların özel mülklerine el koyarak taş ocağı yerlerini tayin etmekle şirketin işini daha da kolaylaştırıyor.

Seçimlerde mevcut iktidar partisinin bölgeden yüksek oy alması nedeniyle kamuoyunda ve sosyal medyada bu insanlar çeşitli suçlamalara ve aşağılanmaya maruz kalmaktadır. Linç girişimine kadar vardırılan bu hakaret ve alaycı üslup asla kabul edilemez. Tartışılması gereken, İkizderelilerin siyasi görüşü değil bugünkü duruşlarıdır. Onlar yaşam alanlarına sahip çıkmaya çalışan insanlardır.

İkizdere direnişine her kesimden verilen destek çok önemli, kıymetli ve değerlidir. Vadiye gelip mücadeleye destek veren ve iş makinelerini durduran milletvekilleri hangi ilden, hangi partiden olursa olsun orada bulunmaları çok önemlidir. İktidarın ve şirketin mücadeleye destek veren vekilleri ve yerel halkı ötekileştirip, “marjinal”, “provokatör” , “dışarıdan” gibi sunması ve hedef göstermesi kabul edilemez.

Milletvekillerinin iş makinelerini önüne geçip durdurmalarına ve halkın direnişine rağmen, şirket hukuksuz bir şekilde yol açma çalışmalarını sürdürmektedir.  Bu nedenle yerel koşullara da uygun bir şekilde mücadelenin büyütülmesine ihtiyaç vardır.

Sökülen çadırların daha kalabalık bir şekilde yeniden kurulması, günübirlik ziyaret yerine daha kitlesel bir katılımla daha uzun sürelerde alanda bulunulmasının gerekli olduğu görülmektedir. Tüm muhalefet milletvekillerinin bölgede düzenli olarak nöbet tutmaları ve bu konuda partilerine acilen çağrıda bulunmaları gereklidir.

Ekoloji Birliği olarak tüm bileşenlerimiz ile birlikte İkizderelilerin yanındayız ve sonuna kadar destekçileriyiz. Tüm yaşam savunucularını, doğaya ve insana duyarlı tüm kurum ve kuruluşları, yaşama hakları zorla ellerinden alınmaya çalışılan İkizderelilerin fiilen yanında olmaya ve nöbetlerine destek vermeye çağırıyoruz.