Bahçeli'den 'süreç' açıklaması: 'Önümüzdeki günler her türlü provokasyona açık!'
Dünya'nın en tehlikeli bitkisi. Acısı intihara sürüklüyor
İlk olarak 1866 yılında, anavatanı Avustralya'da, bir atı sokmasıyla keşfedildi. Hayvan "İki saat içinde öldü, ancak ölmeden önce delirdi..."
Avustralya’ya özgü bir ağaçtır. Ağacın yaprakları adeta akrep gibi sokar, acısı saatler hatta günler sürer. Ağaç tarafından sokulanlar acıyı yanma hissi veya parmakların bir kapıya sıkışmasıyla eşdeğer olduğunu söylüyorlar. Bazı kişiler ise acının aylar sürdüğünü söylüyor.
Araştırmacılar Gympie-Gympie'nin sokmasının arkasındaki sırrı araştırdıklarında ağacın nasıl soktuğunu bulmak için yapraklardaki tüylerin içindeki kimyasalları araştırmaya karar verdiklerinde tüylerde akrep, örümcek veya ölümcül koni salyangozunda bulunan toksinlere benzer bir kimyasala rastladılar. Bu kimyasala ise ağaçtan esinlenerek "Gympietides" adı verildi. Bu kimyasal derinin altına girdikten sonra uzun bir süre bozulmadan kalıyor ve bedenin beyne gönderdiği acı sinyallerini bozuyor, sinir hücrelerinin kapanmasını engelliyor.
İşte, dünyanın en tehlikeli bitkisi: Gympie-gympie
Avustralya ve Malezya'nın yağmur ormanlarında rastlanabilen ve botanik literatüründe dendrocnide moroides adıyla yer alan gympie-gympie bitkisi, Urticaceae adıyla bilinen ısırgan otu ailesinden olmakla birlikte bazı botanik bahçelerinde bulunabiliyor. Ancak 49 yaşındaki Daniel Emlyn-Jones bu tehlikeli bitkiyi, sıkı güvenlik koşulları altında evinde yetiştiriyor.
Bitki, üzerinde 'tehlike' levhası olan bir kafesin içinde duruyor ve levhada, "Hafif de olsa yapraklar ya da saplarla deri teması büyük bir acıya yol açacaktır" yazıyor.
Emlyn-Jones'un amacı, dünyanın en zehirli bitkisi olarak bilinen gympie-gympie'nin de dahil olduğu eşsiz bir koleksiyona sahip olmak ve böylelikle bitkilere olan ilgiyi artırmak.
ATIN BAŞINA GELENLER...
Gympie-gympie ilk olarak 1866 yılında, anavatanı Avustralya'da, bir yol müfettişinin atını sokmasıyla keşfedildi. LadBible'da yer alan habere göre, hayvan "İki saat içinde öldü, ancak ölmeden önce delirdi..."
Habere göre, bitkinin kıl benzeri küçük iğneleri ile 1 saniyelik bir temas bile kurbanda sıra dışı bir acı ve yanma hissi yaratmakta ve acı sonraki 20 ila 30 dakika içinde yoğunlaşarak haftalar veya aylarca devam edebilmekte.
İnsanlar bu süreçte hapşırma nöbetlerine girmekte ve gelişen kuvvetli alerji alerji deride geniş kızıl döküntülere sebep olurken uzuvlarda şişme gözlemlenmekte.
Her zaman olmasa da pek çok vaka hastanede profesyonel tıbbi desteğe ihtiyaç duymakta. Devam eden acılar bazı hastaları uyuyamaz hale getirmekte ve bazı vakalar da intihar ile sonuçlanabilmekte.
İKİ VAKA: BİRİ DELİRDİ, DİĞERİ İNTİHAR ETTİ
İkinci Dünya Savaşı sırasında Avustralya ordusunda görev tapan Cyril Bromley, eğitim sırasında ota temas ettikten sonra, haftalarca süren acı ve etkisiz tedavilerin ardından delirmişti.
Otu, yanlışlıkla tuvalet kağıdı olarak kullanan biri de acılara dayanamayıp intihar etmişti.
Yorum Yap