Davutoğlu, AKP’de kaynayan kazanlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Hürriyet saldırganı Boynukalın’ı ise Başbakan; “Doğru bulmam ama kasıtlı değil” sözleriyle savundu.

NTV’de katıldığı programda soruları yanıtlayan Başbakan Davutoğlu, Erdoğan ve Gül arasındaki gerilime, MYK tercihlerine, Arınç’ın açıklamalarına dair değerlendirmelerde bulundu.

Programda gelen soruları yanıtlayan Başbakan, AKP’li milletvekili ve Hürriyet gazetesi baskınının baş aktörü Abdürrahim Boynukalın’ın bugün ortaya çıkan videosuna ilişkin olarak; “” yorumunu yaptı.

GÜL-ERDOĞAN HAKKINDA: İNSANIN OLDUĞU YERDE SORUN OLMAZ MI, OLUR

Abdullah Gül’e daha yakın isimlerin kongrede liste dışı kalması konusuna Davutoğlu; “Bu da çok doğru değil. Sayın Abdullah Gül bizim cumhurbaşkanımızdır, ilk başbakandır. Benim de başbakanlığının ilk döneminde akademik hayattan siyasi hayata geçmeme vesile olmuş ve birlikte de çok yoğun bir mesai harcadığım çok yakın bir dostumdur makam ilişkilerinin ötesinde. Dolayısıyla AK Parti’ye katkısı hiçbir zaman göz ardı edilemez” dedi.

Erdoğan ve Gül arasında bir çekişme olup olmadığı yönündeki soruya ise Başbakan; “Sayın cumhurbaşkanımız bu hareketin genel başkanı kurucu lideri olarak, Sayın Abdullah Gül ile her düzeyde ilişkisi olmuştur. Abdullah Bey başbakanken, sayın cumhurbaşkanımız genel başkandı. Daha sonra Abdullah Bey dışişleri bakanı o başbakan oldu. Sonra cumhurbaşkanı oldu. Ha insanın olduğu yerde sorun olmaz mı olur, hırs olmaz mı olur. Ama bunları aşacak olan şey işte o bahsettiğimiz değerler” dedi.

ARINÇ’IN AÇIKLAMALARI ‘İÇ MUHASEBE’ OLABİLİR

Bülent Arınç’ın ‘Bizdik, ben olduk’ açıklamasına ilişkin bir soruya Davutoğlu; “Nerede varsa bir kibir, bazı hususlarda arkadaşlarımızın dikkatini çekiyoruz. Bir yerde şahsi çıkarlar için kullanıldığını gördüğümüzde ona karşı tedbir almak da bizim sorumluluğumuz… Herhalde Bülent Arınç’ın açıklamasını kast ediyorsunuz… Bunlar AK Parti kadroları içinde iç muhasebe açıklamaları olabilir. Ben toplantılarda söylüyorum, hiç kimse zihnine sansür koymasın. Ama iş bitip de yola çıktığımızda orada farklılıklar biter.” dedi.

MKYK TERCİHLERİ 7 HAZİRAN’A ELEŞTİRİ Mİ?

Davutoğlu; “MYK tercihlerinizi anlatır mısınız? Bütün seçim kadrosunu değiştirdiniz. 7 Haziran’a eleştiri mi taşıyor?” şeklindeki soruya ise şu sözlerle yanıt verdi;

“Hayır o nedenle değil. Biz iç değerlendirme yaparız. Ama yeni bir kongre, tazelenme ihtiyacı vurgulandı. Her MKYK’dan sonra da, doğaldır. Ve yeni bir MKYK oluştu. Burada da yine eski bakanlarımız, Ömer Çelik’ten Bekir Bozdağ’a. Daha önce MKYK’da olmayan arkadaşlarımız girdi. Ve ilk defa da üç kadın hanım kardeşimiz arkadaşımız bu anlamda yol arkadaşımız ilk kez üçü birden devreye girdi. Dağılıma baktım, Türkiye’nin her tarafından temsil. Bir taraftan kıdem var, bir taraftan Mehmet Ali Şahin gibi ben tanıdıkça da gurur duyduğum arkadaşlarımdan bir tanesi. Bütün o değerlerle yürümüş birisi, bir taraftan da Fatma Betül Sayan var siyasete yeni giren.

Tek tek saymak istemiyorum ama kıdemle tecrübeyi, heyecanla bürokratik tecrübeyle gençliği birleştiren güzel bir MKYK oluştuğunu düşünüyorum. MKYK’dan böyle bir MKYK çıkmış olması, AK Parti insan havuzunun ne kadar güçlü olduğunu gösteren bir tablo.”