CHP'nin aktif üyelerinden Tülin Çalıkıran Karakullukçu, Ekrem İmamoğlu'nun seçime yönelik yaptığı çalışmalardan bir kısmı için "diğerinden ne farkı var" mealinde bir yazı kaleme almış. Karakullukçu, paylaştığı bu yazısında; "Daha sonra İsmail Küçükkaya’nın açık oturumunda hiç sorulmadığı halde kadınlara ve erkeklere haremlik selâmlık havuzlar, alkolsüz tesisler gibi ara ara küçük kaçamak cümle hareketler gördüm" ifadelerini kullanıyor.

Tülin Çalıkıran Karakullukçu'nun paylaşımı şöyle:

"Ben düşünüyorum da düşüncemi açıklamadan duramayacağım.

Hayatım boyunca özel yaşamım, söylemlerim hep açık ve şeffaf olmuştur.

Hayatım boyunca arkadan konuşma değil söylemek istediğimi kişinin yüzüne karşı, açıkça ifade etmişimdir.

Söylemlerim ve yaşam felsefem hep özgürce, hiçbir zaman çıkar endeksli düşüncem ya da hareketim olmamıştır. Tamamen gerçekçi özgür ve hür irademle hareket etmişimdir.

Bu huyuma kayınvalidem ve kayınpederim de alışmıştı.
Ve beni de severlerdi.

Kayınpederim koyu solcu, kayınvalidem sosyal demokrat olmuştu.

Benim ile alanlara bile gelirdi kayınvalidem! Hep derim kişi bir şey yapıyorsa önce kendi çöplüğünde görmek gerekir.

Şimdi asıl konuya gelelim; dikkatimi çeken bazı hareketler cümleler oldu.

Dini; büyüklerimiz (Anneannemin annesi hafızdı benim dinlediğim büyük çok hakikatli bilgili yüksek görüşlü aydın bir kadındı) hep derdi ki; “gösterişten uzak sadece kişi ile Allah arasında olan bir inançtır”.

Oysa biz 17 yıldır dini bariz bir şekilde istismar edenler sayesinde görmediğimiz zulüm kalmadı.

Şimdi aklıma başka bir soru geldi.

Din el mi değiştirdi?

Ve bu manzara aşikâr.

Daha önce seçilmişler bu kadar bariz bir şekil de resmî kurumların içine sokmamışlardı.

İlk mazbatayı aldığında Maltepe'de aynı sahne ve o sahnede benim halkım cümlesi oysa biz belediye başkanı seçecektik.

Daha sonra İsmail Küçükkaya’nın açık oturumunda hiç sorulmadığı halde kadınlara ve erkeklere haremlik selâmlık havuzlar, alkolsüz tesisler gibi ara ara küçük kaçamak cümle hareketler gördüm.

Ben herkesi kucaklıyorum bütünleştiriyorum derken, herkesin başkanıyım derken, bu manzara karşısında bence herkesi kucakladığınız pek söylenilemez!

Sadece bir kesimi kucaklama şekli gibi sanki!

İstanbul'da 72 çeşit millet var denir ya davranış sadece milyonda biri kapsıyor...

Atatürk portesi halkı dinlerken evet çok iyi güzel de bir de Atatürk 'ün LAİK düzeni var.

Açılımı din ile devlet işlerini birbirinden ayırma!

Ne dersiniz!

Dindar olmanız sizi bağlaması lazım şikâyetimiz yok sizin tercihiniz sizin inancınız saygı duyarım.

Ama iş 16 milyonu kucaklıyorum dediğinizde, bizi bu şekliyle bağlar; kucaklamamış oluyorsunuz.

Gerçekten kucaklayacaksanız söylemle eylem birbiriyle eşit olmalı.

Çağdaşlık demokrasi özgürlük hak adalet ve bütünleştiricilik kucaklamak bunu gerektirir.

Yoksa çok fena, çok pis sırıtıyor..."

Sevgili Çalıkıran yazısına başka bir paylaşımda şöyle açıklık getirmiş:

Bugün de bir kaç aklımda kalan soruları düşünceleri paylaşmak istiyorum sizinle..!!!
Babam derdi ki sen olduğun yerde dur bildiğin yerde dur doğru döner bulur seni...
O kadar doğru ki bu söz...!.
Hiç bir zaman kimsenin çarkı olmadım baktım ki çarkın içine çekiliyorum vicdanım ve düşüncelerim sayesinde birde menfaat çıkar ilişkilerim olmadığı için
aklım sayesinde beynimi kemiren sorulara cevap aramak , yanıtlamak
doğruyu görmek ve göstermeye çalışmak .....
Çünkü keşkeler yudum yudum ülkenin sonunu getiriyor...
Ama ara ara Halk bir takım değişiklikler yapıyor, bunu güç sanıyor hala kendi gücünün farkında değil seçimle birini indiriyor birini bindiriyor ama hep bu böyle devam ediyor ;devam ederken ellerinden kayıp giden hayatlar topraklar ve değerler ve yaşamsal hayata dair her şey tüm sıkıntılar dağ gibi büyüyor ..
Çаrk bir şekilde dönüyor..
Kimileri ‘Atаtürkçülük var , lаiklik ’ (ama bu sefer laik kısmı yok) atılmış ,malzeme olan din ve onunla beslendirilen halk, çünkü halkı korkutulması sindirilmesi gereken bir malzeme! İlk inançlardan vurmak; liderlerin olmazsa olmazı ! Kimileri ‘reformcu’ diye, kimi yurtsever aydınlar , sonra yanıldıklarını аnlаyаcаklаr, tekrar bir ‘ilerici’ atılım olmasını bekleyeceklerdir yani!
Şimdi her dönem halkı başka bir silah deği, başka bir yafta altında değil bana göre hepsi bir arada görünüp bütünleştirici kucaklayıcı şeklinde ortaya çıkıyor...
Genel de emperyаlizmin işgаli аltındаki ülkelerde bu çаrk hep böyle dönüyor . Ülkemizde de pаrçаlаnаnа kаdаr bu çаrk hep böyle döneceğe benziyor... Taaa ki halk; ana gerçekleri göremediği yüzü...! Şimdilik halkın gazı alınmış durumda asayiş sağlanmış durumda...
Ve bu artık bitmeli insanlar gözünü açmalı sevdiği de olsa bir hata yapsa da uyarmalı eleştirmelidir. Yoksa kendi bildiğini doğru sanıp yoluna fütursuzca devam eder, yanlış üstüne yanlış devam eder zincirleme gider eğer amaç farklı değilse...!.
Mesela
Eyüpsultan Camiin Yasini Şerif ile dualar ile başlayan ve Maltepe de miting de dualar yerine gelmiş( !) olmalı ki;(!) buluşma diye adlandırılan, Maltepe sahnesin de yerini alan milyonların önünde sanki mevlitteymiş gibi dualar edildi. Ve Atatürkçüyüz diyenler de dahil hep birlikte “ne oluyoruz ya” bile demedi zafer çığlıkları ile sarhoş olunduğu için neyse ki bir nebze rahatladılar çünkü Erdoğan yenilmişti. Gerisi hiç önemli değildi.
Sonra ikinci turda İBB’nin Belediye Başkanlık binası ve makam odasında ki mevlit ortamı gibi bir ortam! Hane bunun din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, hani LAIKLIK ne oldu Cumhuriyetçiler? Bu kısmı görmezden mi geleceksiniz? Hele de Parti içerisindeki SOLCULAR Atatürkçüler siz ne diyorsunuz? Hani siz ALEVİ kardeşlerim ya siz?
Ya ERMENI ve Yahudi kardeşlerim ya siz? v.s ..Ya sizler ne diyeceksiniz? Benim hep içimi kemiren bu sorular...!
ERDOĞAN' nın ilk sözleri aklıma geldi...
"Bu fakir eğer bir gün zenginleşirse bilin ki haram yemiştir" "bir yüzükle geldim" servet-i bir yüzüktü...
Ya şimdi!
Haramın dibini sıyırdı kazanın dibinden delik açıldı dışarısı görünüyor. O dönem herkesin gönlünü fethetmişti.. Sanatçılar yine önde, hatta bazı aydın görünümlüler, yetmez ama evet diyenler ülke bugünkü gibi ayağa kalkmıştı ve biz yine etmeyin eylemeyin demiştik…
Bekleyip görmem gerek diye düşündüm acele etmek istemedim ama son manzara beni benden aldı ve içime sindiremiyorum ..Ha birde mal beyan-ı hep de Beylikdüzü'nde eşi ve kendisinin oldukça gayri-menkulü var yaşı kadar zengin...Sordum dededen dediler zengin dede Beylikdüzü’nde mi yaşıyordu dedim.. Neyse zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış. Ben sadece aklımdaki sorulara cevap arıyorum bu sizi rahatsız etmesin...
Ben sadece
Bütünleştirilme çabası ve bu bütünleşen halk bu sahnenin neresindedir. Bize yönelik cepte ne var hani kadınlı erkekli havuzlarda bize göre değil ben eşim ile havuza girmek istiyorum. Param yok belki bir evlilik yıldönümünde bir özel günün de belediyemin tesislerinde parasız olmasa da indirimli de olsa belki yanında alkol almak isterim aman ha korkmayın biz alkol aldığımızda kimseyi istismar etmiyoruz genelde imamlar her şeyi istismar ediyorlar halkın geleceğine kadar yüreklerine kadar istismar ediyorlar..
Çok çabuk kişileri ilahlaştırıyorsunuz çok ...
Çabuk kişileri sahipleniyorsunuz...
Çok çabuk birinden kaçıp diğer kişiyi göklere çıkarıyorsunuz önünüze konulanı hemen yutmaya çalışıyorsunuz...Kim kimi yutuyor belli değil.....
Kendisi güzel bir söz söylemişti bu sözü hep söylerim eğer amacınız çıkara yönelik değilse güzel bir söz " "kişilere göre siyaset yapmayın kimsenin parçasından tutunmayın" doğru söylemişti. Bu da bizim gibilere söyledi her halde bu cümle hoşuma gitmişti..Sonrası ya sonrası..!
Her yerde dualardan sonra da seçim bitene kadar ya sonra (Yanlış anlamayın din düşmanı falanda değilim kayınvalidemi babamı kayınpederimi camii den kaldırdık cenazesini mesele özel yaşantısı inancı değil dini devlet işlerine siyaset yapmak) gerekirse Cumhurbaşkanı ile de çalışırız o da yetmedi temiz cemaatlerle de çalışmayı düşünüyor “niye çalışmayalım” der gibi. Bu ülkeye ne geldiyse cemaatler yüzünden gelmedi mi Din de cemaat mı var.! Ya onca kan var 17 yıldır katliam yapıldı tek tek ölenler toplu toplu ölenler, soma fıtrat denildi ya çocuklar onca çocuklar istismar edildi, ya ne orman, ne dere ,ne toprak ,ne fabrika kaldı ya onca insan sebepsiz yere KHKdan ihraç edildi ya onca insan suçsuz yere tutsak, ya eğitim sıfırlandı devlet de okumak zorunda olan çocuklar İmamhatipe zorla kaydırıldı v.s daha sayayım mı hala mı çalışmak istiyorsun bu yapıdaki iktidarla... Ben Herkesi kucaklamak bütünleştirici derken;
Ülkücülerin de gönlünü almıştın Maltepe mitinginde yanlış hatırlamıyorsam...
Peki biz solculara farklı inançlara farklı düşüncelere ne gibi düşünceniz var.?
Ne biliyor musunuz insanları duyguları ile inançları ile düşünceleri ile aldatmak umarım kucaklamak ve bütünleştirilmekle bu ilki kelime ile aldatılmaz.
Bu ülkenin huzura ihtiyacı var bu halk yine bir şekilde can yerlerinden vurarak yüreğine girdiniz lütfen bu halkın iradesiyle duygularıyla inançlarıyla değerleriyle kimse oynamasın. Her şeyden önce bu halkın aklıyla oynamayın. Ben aklımdaki sorulara yanıt bulmaya çalışıyorum. Sizde sorgulayın körü körüne kimseye bu kadar bağlamayın. Kimseyi ilah yapmayın. Olduğundan fazla değer vermeyin. Sonra hayal kırıklığı yaşamayın...
Eğer bir çıkar menfaat beklentiniz yoksa, bu halk SEÇMESİNİ de bilir İNDİRMESİNİ de..
Her kesimi kucaklayın herkese eşit bütünleyici değerlerini koruyun, hitap ,maneviyat ve hizmet bekliyoruz. Ve artık din ile vurmayın insanları. Herkesin dini inancı kendinde olsun.

GÖZÜMÜZ ÜZERİNİZDE

Tülin Çalıkıran Karakullukçu