CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, sanayi üretim paketinde imalat sektörü için kısmi iyileştirmeler öngörüldüğünü, bu desteklerin zeytinliklerin talan edilmesine “kılıf” olarak kullanılmaması gerektiğini vurgulayarak, “Yüksek katma değerli üretim, zeytinliklerle değil Ar-Ge ile özgür akılla, yaratıcılıkla olur. Sanayiye verilecek küçük destekler, zeytinliklerin talanı için kılıf olarak kullanılmamalı. Zeytinliklerle ilgili düzenlemeler paketten mutlaka çıkarılmalı” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı eleştirdi. Tasarıyla ilgili komisyon görüşmelerinde, muhalefetin haklı eleştirileriyle bazı düzeltmeler yapıldığını ancak başta zeytinliklerle ilgili düzenleme olmak üzere pek çok konuda da önerilere kulak tıkandığını söyledi. Budak, “İmalat sanayisinin temel sorunu araziymiş, zeytinliklermiş, meralarmış gibi sürekli aynı konu TBMM’nin gündemine getiriliyor. Tüm muhalefet itiraz ediyor, partili, partisiz halkımız karşı çıkıyor. Hani milli irade her şeyin üstündeydi. Sanayiye verilecek küçük destekler, zeytinliklerin talanı için kılıf olarak kullanılmamalı” diye konuştu.

SANAYİDE AR-GE GERİLİYOR BORÇLAR KATLANIYOR
İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” tablosunun, imalat sanayi ile ilgili çarpıcı sonuçlar ortaya koyduğuna dikkat çeken Budak, şöyle devam etti:
“İmalat sanayinin temel sorunu yüksek katma değerli üretim konusunda bir sıçramanın gerçekleştirilememesidir. İSO 500 listesi de bu durumu kanıtlıyor. Bu nedenle de milli gelir içinde imalat sanayinin payı ciddi şekilde geriliyor. İmalat sanayinde yüksek teknoloji yoğunluklu sanayilerin payı sadece yüzde 3.7’dir. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarında o kadar teşvik ve desteğe rağmen Ar-Ge harcamaları yüzde 16.3 düzeyinde gerilemiştir. Böyle bir tabloda nasıl teknolojik gelişme sağlanacak? Demek ki teşvik sisteminde de bir sıkıntı var. 15 yıllık AKP iktidarı döneminde bu konuda bir dönüşüm sağlanamadı. Üretim reformu diye getirilen tasarıda da orta gelir tuzağını aşmayı sağlayacak, yüksek katma değerli üretim alanında gerçekten sıçrama yaptıracak bir unsur yoktur. Günü kurtarmaya dönük bir takım iyileştirmelerle sanayinin yapısal sorunları çözülemez. Yüksek katma değerli üretim, zeytinliklerle değil Ar-Ge ile özgür akılla, yaratıcılıkla olur, hukukla, demokrasiyle olur. Genel Kurul aşamasına umarım muhalefetin haklı eleştirileri ve önerileri dinlenir, bazı düzeltmeler yapılabilir.”

KREDİLER YATIRIMA GİTMEDİ
Her kesimde olduğu gibi sanayi sektöründe de borçluluğun arttığını, Kredi Garanti Fonu aracılığıyla verilen kredilerin büyük bölümünün de yatırıma dönüşmediğine dikkat çeken Budak, “500 büyük sanayi kuruluşunun, üretimden satışlarının yüzde 8.8 yükseldiği bir süreçte, borçları yüzde 18.8 artmıştır. Sanayi sektörünün de finansman yapısı bozuluyor ve yeni yatırım için ayrılacak kaynak miktarı azalıyor. Hükümet referandum sürecinde piyasaları rahatlatmak için kredi musluklarını açtı, KGOSGEB ve Kredi Garanti Fonu gibi kurumların aracılığıyla 200 Milyar TL’ye yakın kredi verildi. Ama bu kredilerin büyük bölümü işletme yatırımlarına gitmedi. Bir bölümü borç için, bir bölümü de yüksek faizden yararlanmak için döviz ve TL mevduatına gitti” dedi.