Yaz saati uygulaması çok büyük israfa yol açıyor

Kalıcı hale getirilen yaz saati uygulamasına son verilmesi gerektiğini belirten EMO Başkanı Önder, “Enerji tüketiminde artış yaşandı” dedi

Bakanlar Kurulu’nun geçen yıl aldığı kararla kalıcı hale gelen yaz saati uygulaması tartışılmaya devam ediyor. 1973’ten bu yana her yıl, gün ışığından daha fazla yararlanmak ve enerji tasarrufu elde etmek amacıyla Mart’ta saatlerin bir saat ileri alınması uygulamasını hükümetin kararıyla sonlandıran Türkiye’de, kışa girilirken karardan henüz dönülmüş değil. Uygulama değişmezse, Türkiye’nin Ortadoğu ve bazı Afrika ülkeleriyle saat farkı ortadan kalkarken, Avrupa ülkeleriyle saat farkı ikiye, İngiltere’yle üçe çıkacak.

Çocuklarını okula karanlıkta göndermek zorunda kalan velilerin yanı sıra, henüz hava aydınlanmadan işe gitmek zorunda kalan yurttaşlar karardan geri dönülmesini istiyor. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Önder de, “Uygulama elektrik tüketiminde artışa neden oluyor. Uygulamaya son verilmeli” diyor.

‘UYGULAMAYA SON VERİLMELİ’
Önder, yaz saatinin sürdürülmesinin çocukların karanlıkta okula gitmek zorunda kalmaları başta olmak üzere trafikten insan sağlığına, ekonomiden dış ilişkilere kadar uzanan çeşitli olumsuz etkileri olduğuna dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Enerji tasarrufu yerine israfa yol açan, enerji tüketiminde manipülatif bir artışa neden olan bu uygulamaya son verilmelidir. EMO’nun yaptığı çalışmaya göre, enerjinin verimli kullanımı açısından en uygun nokta GMT + 2.30’dur ve yaz saati uygulamasında da GMT +3 yerine ileri bir nokta olarak GMT +3.30 diliminin seçilmesi tasarrufu artıracaktır.”