Kılıçdaroğlu'ndan İmamoğlu için tanıtım toplantısı

CHP İstanbul İl Başkanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu için tanıtım toplantısı gerçekleştiriyor.CHP İstanbul İl Başkanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu için tanıtım toplantısı gerçekleştiriyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile çok sayıda parti yöneticisi ve milletvekillerinin de katılacağı tanıtım toplantısı Haliç Kongre Merkezi'nde yapılıyor. Toplantıda İmamoğlu'nun İstanbul için vaatlerini açıklaması bekleniyor. Toplantı için çok sayıda partili sabah 09.30 itibari ile salona gelmeye başladı. Tanıtım toplantısının yapılacağı salonda son hazırlıklar 10.20 sıralarında tamamlandı. Toplantı, İmamoğlu'nun hayatını anlatan belgeselin gösterimiyle başladı. Toplantının açılış konuşmasını CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yaptı. Ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye geldi.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

İstanbul'u yönetmek için bilgiye, birikime ve deneyime ihtiyaç var. Bu 3 özellik de Ekrem İmamoğlu'nda olduğu için onu aday gösterdik.

Yönetenlerin biz sana ihanet ettik dediği şehirdir İstanbul. Bunu onlara İstanbul itiraf ettiriyor. İstanbul, ihanet edilmemesi bir kenttir, korunması gereken bir kenttir. Doğasıyla, deniziyle, ormanlarıyla...

"İNSANLAR HAYATLARININ ÖNEMLİ BİR KISMINI YOLLARDA GEÇİRMEMELİ"

İnsanlar hayatlarının önemli bir kısmını yollarda değil çalıştıkları mekanlarda geçirmeliler. Sohbet etmeliler, hangi projeleri üretmeleri gerektiğini masaya yatırmalıdırlar. Hayatınızın önemli bir bölümünü trafikte geçirirseniz bunların gerçekleşme şansı yoktur.

"ÖRNEK BEYLİKDÜZÜ"

İstanbul dünyadaki ender kentlerden birisidir. İstanbul sıradan bir kent değil. Yönetecek kişinin kentli ile kavga etmemesi değil, bütün kenti kucaklaması lazım. Ekrem İmamoğlu kardeşimiz böyle bir yapıya ve karaktere sahip. Örnek: Beylikdüzü. İstanbul'u seven ve İstanbul için çaba harcayan arkadaşımız.

Hangi para ile yapacaksınız diye soranlara şunu söylemek istiyorum. Eğer kul hakkı yemezseniz İstanbul'un sermayesi vardır. Dolayısıyla bunu Ekrem İmamoğlu arkadaşımız büyük bir yetkinlikle yerine getirecektir. Üreten ve istihdam yaratan bir belediyecilik.

"BÜTÜN İSTANBUL'U KAYMAK TABAKA YAPSANA"

Kadıköy'ü, Sarıyer'i, Beşiktaş'ı 'kaymak tabaka' diye eleştirirler. İyi de kardeşim 20-25 yıldır İstanbul'u yönetiyorsun, bütün İstanbul'u kaymak tabaka yapsana. Bütün İstanbul'u yaşanabilir bir kent haline getirmek İmamoğlu'nun sorumluluğundadır. O yapacaktır göreceksiniz. Bütün belediye başkanlarımdan iki şey istiyorum. Bir, yoksul mahallelere pozitif ayrımcılık; iki, harcadığınız her kuruşun hesabını millete vereceksiniz.

EKREM İMAMOĞLU: TARİHİ BİR YOLCULUĞA ÇIKIYORUZ

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından sonra Ekrem İmamoğlu kürsüye geldi. İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Saygıdeger Genel Baskanım,

Degerli Misafirler

Çok Sevgili Istanbullular…

Hepiniz hos geldiniz…

Buradan, bu salondan bizi ekranlarının basında izleyen en küçügünden en büyügüne
tüm Istanbullulara sevgilerimi, saygılarımı yolluyorum.

Yine, Türkiye’nin dört bir yanındaki yurttaslarımıza derin saygılarımı yolluyorum.
Bugün tarihi bir gün. Çünkü bugün burada tarihi bir yolculuga baslıyoruz. Bu tarihi
yolculugun sonunda birlikte zafere ulasacagız. Bu yolculugun sonunda kazanan
Istanbul ve tüm hemserilerimiz olacak.

Beni bu onurlu göreve layık gören tüm Cumhuriyet Halk Partililere, Istanbul Il
Örgütüne, Istanbul’daki Ilçe Örgütlerine, Ilçe Belediye Baskanlarına, partimin
yöneticilerine ve Genel Baskanım Sayın Kemal Kılıçdaroglu’na en içten sükranlarımı
sunarım.

Benzer sekilde bana büyük destek veren büyük aileme, eksiksiz tüm Beylikdüzü
halkına, benim güzel hemserilerime en içten sükranlarımı sunmak istiyorum.
Degerli konuklar,

Müsaade ederseniz, konusmamın bundan sonraki bölümünde sadece sizlere degil,
tüm Istanbullulara seslenmek istiyorum.

Degerli Istanbullular, kıymetli hemserilerim,

Bundan tam 94 gün sonra oy kabinine girecek, perdeyi çekecek ve Istanbul’un bir
sonraki büyüksehir belediye baskanını seçme sansına sahip olacaksınız. O gün
kendinize üç basit soru soracaksınız:

Bu sehri gerçekten kim daha iyi yönetebilir?

Bu sehir daha iyi nasıl yönetilir?

Bu sehir nereden yönetilsin?

Sevgili Istanbullular,

Iste bundan tam 94 gün sonra yapılacak olan yerel seçimlerin ana eksenini
belirleyecek olan sorular bunlardır. Bu üç basit soruya sizlerin verecegi cevap,
sadece kendinizin degil; çocuklarınızın, büyüklerinizin, akrabalarınızın,
arkadaslarınızın, meslektaslarınızın ve sehirde yasayan tanıyıp tanımadıgınız
herkesin kaderini belirleyecek.

"İSTANBUL BÖYLE DEVAM EDEMEZ"

Ben Istanbul Büyüksehir Belediye Baskanlıgına adayım. Çünkü, bu kentin gelecegi
için degisim zamanının geldigini ben de herkes gibi görüyorum. Istanbul için yeni bir
sayfa açmanın zamanının geldigini de biliyorum.

Bu muhtesem kentte hayat, epeyce bir süredir akıl, sagduyu ve uzlasmayı reddeden
bir yönetim anlayısıyla tam bir kaosa çevrildi. Bu kent, içinde yasayanların hayat
kalitesini mahveden bir kabusa dönüstürüldü.

Dogası tahrip edildi. Kaynakları hoyratça yagmalandı. Insanları kapalı mekanlara
hapsedildi. Ayrıstırıldı, kutuplastırıldı.

Istanbul böyle devam edemez. Böyle yönetilemez. Istanbul bu yolla bir dünya kenti
olamaz. Istanbul bu yolla asla mutlu olamaz.

Istanbul 16 milyona yaklasan nüfusuyla dünyanın en kalabalık 15. kenti. Gayrisafi
Milli Hasılamızın neredeyse dörtte birini, ülkede toplanan vergilerin yüzde kırkını
üretiyor. Istanbul, Türkiye ekonomisinin motor gücü. Istanbul durursa, Türkiye durur.
Bu sehre kimi metropol diyor, kimi mega kent… Ama Istanbul bunların hiçbiri degil.
Istanbul bir kentsel bölge. Tek odaklı degil, çok odaklı bir kentsel bölge… Bir havza…
Avrupa’daki pek çok ülkeden büyük… Istanbul tek basına bagımsız bir ülke olsaydı,
dünyanın ilk 25-30 büyük ekonomisi arasında yerini alırdı.

Bu yüzden, Istanbul Ankara’dan yönetilemez; yönetilemiyor!

Istanbul, iradesi baglı yöneticiler tarafından yönetilemez; yönetilemiyor!

Istanbul eski model yöneticiler tarafından yönetilemez; yönetilemiyor!

Istanbul günü birlik yönetilemez, yönetilemiyor!

Bu sehir ancak, genç, dinamik, yeni nesil bir yönetici tarafından yönetilebilir.
Ben Istanbul’u yeniden küresel iddia sahibi bir marka kent haline getirmek için
adayım. Istanbulluların mutlu ve özgür olmaları için adayım.

İmamoğlu, projelerini beş ana başlıkta şöyle açıkladı:

İstanbul'un trafik ve ulaşım sorunu çözülecek.
İstanbul'un işsizlik sorunu çözülecek.
Pahalı yaşam yumuşayacak.
İstanbul'da yaşam kalitesi yükselecek. Kültür, sanat ve spor faaliyetleri tüm İstanbul'a yayılacak.
Çevre, imar ve deprem sorunu çözülecek.

Istanbul’un ekonomisini büyütmek, is olanakları yaratmak ve gençlerin yeniden
umudu haline getirmek için adayım. Istanbul’u yasanılır bir çevreye kavusturmak,
dünyanın yetenekli insanlarını ve kalıcı yatırımları çekecek bir cazibe merkezi
yapmak için adayım.

Ben, cesaretimi bu kentin insanlarından alıyorum. O insanların, iyiye, güzele
duydugu ihtiyaçtan alıyorum. Basarıyı görünce verdigi sonsuz destekten alıyorum.
Ben bu sehrin insanlarına, siz degerli Istanbullulara inanıyorum. Sizlere, gençlere,
kadınlara, emekçilere, esnafa, is insanlarına, her yastan, her kökenden, her hayat
tarzından hemserilerime; en çok da bu sehrin o güzel çocuklarına inanıyorum…
Sandık basına gitmekten vazgeçmis, ne yapsam olmuyor diyen, umutsuzluga
kapılmıs tüm hemserilerime buradan seslenmek istiyorum. Yok öyle sey! Birlikte
çalısacagız ve birlikte kazanacagız. Zafer hepimizin olacak, basaracagız.

Ben Istanbul gibi devasa bir kenti yönetmeye talipsem, hem de "Istanbul'u
herkesten daha iyi ben yönetirim." diye iddiamı yüreklice ortaya koyuyorsam,
bunun nedeni benim etrafımda kendiliginden olusan ve her geçen gün çıg gibi
büyümekte olan büyük Istanbul Ittifakıdır... Her siyasi görüsten insanın bir araya
geldigi Istanbul Ittifakıdır.Iste tüm bu insanların bana ve yaptıklarıma deger vermelerinden, sonsuz
desteklerinden geliyor bu cesaretim… Annemden, babamdan, esimden,
çocuklarımdan, akrabalarımdan, çocukluk arkadaslarımdan, siz dava
arkadaslarımdan, yol arkadaslarımdan geliyor bu cesaret…

Degerli Istanbullular,

Ben, bu kentin ömrü yollarda geçen çileli insanları, 5 yıl sonra karsıma çıksınlar ve
"Trafikte sayende insan oldugumu hissettim." desinler diye adayım.
Bu kentin sahipsizleri, issizleri, düsük gelirlileri, esnafları, gençleri, kadınları,
erkekleri, çocukları, emeklileri 5 yıl sonra karsıma çıksınlar ve "Belediyemden hizmet
alırken, krese çocugumuzu verirken, haklarımızı kullanırken insan oldugumuzu
hissettik. Allah senden razı olsun." desinler diye adayım.