Kemal Bey ve arkadaşları Ankara’da ne yapıyorsunuz?

Sözümüz elbette Cumhuriyet Halk Partisi Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve onun birinci dereceden çalışma arkadaşları olan Merkez Yönetim Kurulu üyesi olan Genel Başkan Yardımcıları ile Parti Meclisi’ne seçilmek için büyük mücadele eden hatta guruplar oluşturup birbirlerini kesen Parti Meclisi üyelerinedir.

Bilindiği gibi ülkemizin temelinin atıldığı ve yeniden kuruluşunun sağlandığı Zafer Haftasını yaşıyoruz.

Yaşadığımız bu günler, Osmanlı İmparatorluğu’nu Sevr Antlaşması ile yıkıp parçalayıp ve İç Anadolu’da birkaç vilayet olarak bırakılan, üç kıtaya hükmeden bir devletin bu hale gelmesini hazmedemeyen başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları olan Yurtsever Dedelerimizin bir araya gelerek oluşturdukları Kuvva-i Milliye orduları ile, Ankara’ya kadar gelmiş olan düşman güçleri ile mücadele edilmesinin ve zaferle sonuçlanmasının adıdır Zafer Haftası.

Her nedense, daha dün Malazgirt Zaferi kutlanırken, pandemi’yi düşünmeyenler, Zafer Haftası ve Zafer Bayramı için virüs nedeniyle yasaklar koyuyor sonra sosyal mesafe korunmalı deniliyor ve oyalama sürüp gidiyor.

Bir kez daha hatırlatalım. Zafer Bayramı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve temelinin atıldığı bir bayramdır. Bu günleri bizlere yaşatan ve ülkemizi kuran zaferin galibi askerlere armağan olsun diye yıllardır kutlanır.

Bu bayram ayrıca, Sevr Antlaşması’nın yırtılıp atıldığı ve Misakı Milli sınırlarının çizildiği bayramdır.

O gün milletimizin kahramanlarından tokat yiyen, Yunan, İtalyan, Fransız. Alman, İngilizler ve diğerleri yüz yıl sonra yeniden megola idea peşinde oldukları için şu anda Akdeniz’de bize zorluklar çıkarıp güç gösterisi yapmayı sürdürüyorlar.

Ankara’dan çıkma zamanı

Bu gerçekler bazıları tarafından bilinmemeliyken gelinse ve inkar edilse bile gerçeklerin üstünün örtülmesi mümkün değildir.

Atatürk’ün Gençliğe hitabesinde belirttiği, “…Bir gün İstiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için,  içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şefaatini düşünmeyeceksin!... Millet fakr ü zaruret içinde harap düşmüş olabilir.” …

Evet millet fakr ü zaruret içerisinde mi?

O zaman yukarıda belirttiğimiz Kılıçdaroğlu, yardımcıları ile Parti Meclisi üyeleri ve partililerle yerel yöneticiler harekete geçmelidir.

Önceki günlerde Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi ile Çiğil Tepe’ye gidip oradaki kahramanların mezarlarını ziyaret etmesi ve onlarla vatan kurmak ve onu korumak için canlarını veren şehit ve gazilerimizin ruhlarına Fatiha okuyup göndermeleri çok anlamlı idi.

O zaman aynı ekip zaferin taçlandırıldığı büyük taarruzun yapıldığı kutsal topraklarımıza gidip, pandemi gereği sosyal mesafeye de uyup gerekli önlemleri alarak o zafer günü orada genişletilmiş ‘Grup Toplantısı’ yapıla bilir.

Bu nedenle Ankara’dan çıkılıp partinin adında olan halka gidilmelidir.

Merak etmeyin koltuklarınıza bir şey olmaz ve sağlam kalırlar.

Sürekli halka gidin talimatı veriliyor.

Gün bu gündür. Hadi bakalım yeniden Kuvva-i Milliye için halkla bir olmaya ve onlara gerçekleri anlatmaya, ne dersiniz?

Bunu ittifak ortağınız İYİ Parti lideri Meral Akşener gayet güzel yapıyor. Sizler neden Ankara’ya kilitlenip kaldınız ve orada basın toplantısı ile yetinip iktidara cevap veriyorsunuz ki?