Eyvah kocalar evde!

Maalesef ki, Dünya küresel bir salgının içinde büyük bir sınav veriyor, toplum olarak sağlığımız için verdiğimiz sınavın içinde birde insani verdiğimiz sınavlar var.

Yetkililer evde kalın çıkmayın derken, sağlığımızı düşünerek bu zor günleri daha az zararla atlatabilmemiz için söylüyor, toplum olarak da bu söylemlere uyup evde kalmalıyız.

Diğer konuda ya evlerin içinde ki, durum ne, bunu hiç düşündük mü?

Mesela Cin salgının son günlerini yaşarken kendi tarihinde hiç görünmeyen bir şekilde boşanma davaları başvurusunda rekor kırmış.

Yani 3 Ay sonunda tahammülsüzlük ve birbirlerini daha iyi tanıma sonucu boşanma kararları alınmış olabilir.

Sebebi eşlerin gün boyu ayrı olmaları günün sadece çok az zaman birimimde yan yana olmaları ve yan yana daha çok zaman geçirdiklerinde birbirlerine tahammül edemeyim sevginin ve saygının yok olmasına bağlıyoruz

Türkiye’de durum daha vahim.

Son araştırmalara göre (3 Gün önce yapılan bir araştırma) Türkiye’de şiddet olaylarının ev içinde çoğaldığını gösteriyor.

Özellikle evde oturmaya alışık olmayan erkek, evde kadına daha çok şiddet uygulamaya başlamış, genelde toplum olarak şiddet gören kadın günlerce aynı çatı altında kalma sonucu daha çok şiddet görür bir hale gelmiş.

Tabi bu olayı tek taraflı düşünmemek gerekiyor, erkekte mağdur olabilir.

Ama hiçbir mağduriyet, hiçbir zaman şiddeti onaylamaz.

Şiddet deyince sadece fiziki düşünmemek gerekiyor, neticede psikolojik şiddetle insanda çok büyük hasarlar bırakabilir.

Maalesef ki evden çıkmayın denilen günlerde bile kadın cinayetlerinin olduğunu gördük, son dönemlerde de evlerde ki, huzursuzluğun şiddet noktasında çoğalıyor olarak görmemizde çok sakıncalı bir durum, neticede bu salgının ne kadar süreceğini ve evlerde ne kadar kalacağımızı bilmiyoruz.

Türkiye hastalıkla boğuşurken kadınların evde ki, konumlarının daha da zorlaşıyor olması bunun üzerine, eşlerinin şiddeti kadınların tahammül sınırlarını daha da zorluyor, beni arayan bir kadının bu virüs bana da bulaşsa da ölsem diyecek kadar canının yandığını bilmek, işte evlatlarım var diyerek ağlaması, bu acının ne kadar büyük bir acı olduğunu gösteriyor.

Kadınlar gün boyu yemek, şu dönemlerde hat safhaya varan temizlik, çocuklar birde beylere hizmet bunun üzerine de şiddet artık nasıl tahammül etsinler bilemedim.

Evet zor bir süreçteyiz bunu göz önünde bulundurarak biraz daha sakin, birbirine daha destek bireyler olunmalı, hepimiz farkındayız erkeklerde ağır bir yükün altındalar, çalışırken bile evleri geçindirmek zor olurken bugün işsizlik hat safhadayken evde oturmaları erkeklerinde sinirlerini bozmuş olabilir ama bu şiddeti onaylayamaz, o yüzden bu günleri atlatırken birbirinizi yok etmeyin biliyoruz ki, toplum olarak geneli beraber yaşamayı evliliği yanlış anlayan bireyleriz.

Erkek çalışıp kadının köle gibi çalıştırıldığını hepimiz görüyoruz, erkeğin ağzı açılınca akşama kadar evde ne yapıyorsun söylemlerini bu dönemde gözetleyip kadının gün boyu ne çok işinin olduğunu görmeleri gerekli.

Birde kadının ve erkeğin çalıştığı evler var, bu evlerde de sanırım salgın sonu büyük boşanma vakaları ile sonuçlanacak durumlar yaşanıyor.

Az zaman geçiren eve gelince de, birkaç saat yan yana olan çiftler gün boyu yan yana olunca birbirlerinin hatalarını daha çok görüyor ve ben nasıl bu insanla evliyim diyerek kendini sorgulamaya aldığı bir döneme giriyorlar.

Onun içindir ki, sabırlı ama asla birinin incitmeyen yan yana evde iş paylaşımı yapan destek olan eşler bu süreci başarıyla tamamlayıp, evliliklerini daha da güçlendirecekler.

Birde mizahi yönüne bakalım bu sürecin sonunda, nüfus patlaması olma ihtimali bilimsel olarak tartışılıyor.

Beni arayan bir kadın okurumun sözleriyle yazımı bitireyim.

Eşimin her gün yaptığı ya uyuyor ya televizyon seyrediyor ya da sevişmek istiyor nedir bu? Zaten gün boyu çocuklar ev temizlik yemek birde her gün her gün bu adamı eylemek yetti canıma.

Ne deyim hanımlar toplu başım ağrıyor deyin ve hapşırmaya başlayın.

Sonuç da sosyal izolasyon önemli.