Evrensel Yahudilik
Sevgili okurlarım,
Biliyorsunuz İsrail ile Filistin azılı iki düşman. Her iki millet kutsal toprakların bulunduğu Kudüs şehrini paylaşamıyor. Geçtiğimiz günlerde İsrail Filistin’e saldırdı yüzlerce insan hayatını kaybetti. Üstelik Ramazan ayında ve üstelik çoluk çocuk kadın demeden. Tabi Filistin de bu haince saldırının altında kalmadı, o da İsrail’e bombaları yağdırdı. Oysaki bu iki kardeşin kavgasını, kinini ve nefretini benim aklım hiç almıyor. Birbirine en son saldıracak dinlerdir İslamiyet ve Yahudilik. Kardeş diyorum kardeş. Neden kardeş dediğimi şimdi anlatayım size.
Efenim bildiğiniz üzere Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamiyet semavi dinler olarak adlandırılır. İlk semavi din ise Yahudiliktir.
Müslümanlar, İbrahim’in büyük oğlu İsmail’i Arapların babası olarak kabul ederler; Yahudiler de İbrahim’in küçük oğlu İshak’ı İbranilerin babası olarak kabul ederler. Ayrıca Müslümanlar İshak’ı İslam’ın önemli peygamberlerinden biri ve hatta Hz. Muhammed’in atası olarak kabul ederler. Bildiğimiz gibi peygamberimiz Hz. Muhammed İsmail’in soyundan gelen Haşimoğulları’nın Kureyş kabilesine mensuptur. İşte gördünüz ikisi de bal gibi kardeş. Elbette birbirine de benzeyecektir. Mesela; Müslümanlar da tıpkı Yahudiler gibi ibadetlerinde Kudüs’ü kıble alırlar.
İslam dini Yahudiliğe en yakın dindir. Antik Yunan ve İbrani kültürlerinin etkileşiminden ortaya çıkan Hristiyanlığın aksine, Yahudilik dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile çok benzerlik gösterir. Mesela; her iki dinde de isim koyma önemli yer tutar. Yahudiler yeni doğan bebeklerin kulağına Toro ilahisi okur ve sonra isim konur. İslamiyet’te de, bebeklerin kulaklarına ezan okunarak isim konur.
Kurban kanı hususu da bir diğer ortak nokta. Yahudi kültüründe Musa tanrısına şükran olarak bir kurban keser, kurbanın kanını da leğene koyup Yahudilere sürer. İslamiyet’te de Kurban Bayramı’nda kesilen hayvanın kanının alına sürülmesi çok bilinen bir ritüeldir.
Aslına bakacak olursak sünnet olayı da Yahudilikten İslam’ a geçmiştir. Her iki din de imanın merkezinde yatan oruç tutma ve sadaka verme uygulamalarını kullanır.
Gerek kurallar gerekse Allah anlayışı bakımından bu iki dinin yakınlığı uzmanlar tarafından da birçok akademik kaynakta vurgulanır hatta ünlü tarihçimiz Prof. Dr. İlber Ortaylı da İslam’ı “Evrensel Yahudilik” olarak tanımlamaktadır.
Ve hatta bir Yahudi ibadet etmek istediğinde bulunduğu yerde sinagog bulunmuyorsa ibadetini en yakın camide yapabilir. Buna dinen izin vardır ama kilisede yapamaz.
Bu kadar benzerliklerimiz varken bu terör bu savaş niye öyleyse? Paylaşmak varken kan dökmek niye?
Diyeceksiniz ki Müslüman Müslümana saldırıyor, Müslüman Müslümanı kesip biçiyor Yahudiler saldırmış çok mu? Şu kısacık ömrümüzü sığdıramadık bir küçük dünyaya. Sonra gelsin barış ödülleri, Nobeller! Kimin umurunda?
Kant’a göre “ Öyle davran ki davranışın temelindeki ilke, tüm insanlar için geçerli olan evrensel ilke veya yasa olsun. “ İnsanlık ne yazık ki öyle bir davranış içindeki o davranışın yapılış amacı (niyeti) kendisi için olan salt iyiyi (niyeti) gerçekleştirmiyor ve barış insanlık için bir ütopya olmaya devam ediyor.
Ve şehirlere bombalar yağıyor her gece, Raşel’le ben ağlaşıyoruz!
Yorum Yap