CHP’li Bozkurt’tan Başbakan’a: Ülkemiz Amazon Ormanları mı?

Başbakan Binali Yıldırım’ın geçtiğimiz çarşamba günü katıldığınız bir etkinlikte “16 yılda 4 milyar 39 milyon fidanı toprakla buluşturduk. Bazıları diyor ki iş yapmaya yüzü olmayan, sürekli tenkit edenler, ‘Bu kadar fidan dikilmemiştir.’ İnanmayan gitsin saysın.” şeklindeki açıklamaları Meclis gündemine taşındı.

BAŞBAKAN’IN AÇIKLAMALARINA GÖRE SANİYEDE 8 FİDAN DİKİLMİŞ OLMASI GEREKİYOR

Konuyla ilgili önerge veren CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, Başbakan’ın ifadelerinin doğru olduğundan yola çıkarak yaptığı hesaplamada 16 yılda 4 milyar 39 milyon fidan için 1 yılda 252.437.500 ağaç dikilmiş olması gerektiğini, bunun da günde 691.609 ağaç dikildiği anlamına geldiğini ifade etti. Saat hesabına vurulduğu zaman ise, 1 saat içinde hiç durmaksızın 28.817, saniyede de 8 ağaç dikildiği sonucu çıktığını belirten Bozkurt, “Diğer taraftan 1 işçinin günlük ortalama 100 adet fidan diktiğini varsayarsak, yıl boyunca her gün 6.916 işçinin aynı anda aralıksız ve izinsiz çalışmış olması gerekmektedir.” dedi.

Önergesinde “Türkiye’nin tamamının ağaçlandırıldığını varsayarsak; 783.562 km² yüzölçümüne sahip ülkemize 4 milyar 39 milyon fidan dikildiğine göre hiçbir bina ve meskûn mahal bırakılmaksızın kilometrekareye 5154, metre kareye de 5’er fidan dikilmiş olması, bu durumda ülkemizin dünyanın en büyük orman alanı olmuş olması gerekmektedir.” İfadelerine yer veren Bozkurt, ülkemizin kaç km² ‘sinin ağaçlandırıldığını sordu.

16 yılda 4 milyar 39 milyon fidan dikmek için Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın günde kaç personel çalıştırdığını, bahsi geçen 4 milyar 39 milyon fidanın çeşitlerini ve bütçeye maliyetini soran CHP’li Bozkurt, “Verdiğiniz rakama göre günde 6.916 işçinin aynı anda ortalama 100 fidan dikmesi, ilaveten aralıksız ve izinsiz çalışması gerektiği gerçeği ışığında böylesi yoğun bir çalışmanın 16 yıl boyunca kamuoyu gündemine yansımamasının gerekçesi nedir?” diye sordu.

Ülkemizin Amazon Ormanları olmadığını hatırlatan Bozkurt ayrıca, “Matematik gibi bir bilimsel gerçek ortada iken akla, mantığa ve bilime uygun olmayan böylesi bir açıklama yapmanızın gerekçesi nedir?” sorusunu yöneltti.