Alevi dedeleri maaş alırsa cami hocalarından farkı olmaz

Yıllar önce ben çocukken Alevi dedesi ve eşi bize gelir ‘cem’ yapılırdı.

O küçücük evimize o kadar çok insanın nasıl sığdığına aklım almazdı. Alevi dedeleri köyde yaşar, kışları İstanbul’a gelir, Alevi dostları bir araya getirerek Cemler yapar nasihatler verirdi.

O zamanlar köylümüzün çoğu aynı semt de oturmaya itina gösterir, köyde edindiğimiz alışkanlıkları İstanbul’da da devam ettirirdik.

Hiç unutmam o dönemlerde çok odalı evlerimiz yoktu, iki odalı evler bile bize lüks gelirdi, bizim iki odalıydı evimiz.

Dedelerimiz geldiği zaman annem Dedeye bizim yattığımız odada yer döşeği yapardı ama başka misafirlere yere bir döşek sererken Dedelerimize iki döşek serer, en güzel nevresimleri kullanırdı.

Bir gün anne neden dedeye iki döşek seriyorsun ama başka misafir geldiği zaman tek döşek seriyorsun diye sormuştum. Annem: “Dedelerin yoluna kurban olak, onların uğruna ölek, onları nasıl ağırlasak az olur, ocaklarına kurban olak” dedi.

Dede ve eşiyle aynı odada yatmanın verdiği bir merakla aklıma ne gelirse sorardım dedeye. dede de hiç bıkmadan bir of bile demeden cevap verir, bizi Alevilik hakkında bilgilendirir, ama önce ‘kuran okumayı öğrenin’ der İmanın İslam’ın şartını anlatırdı.

Bize geç oldu yatın dediği zaman ışıkları söndürür ve yatağın için dua ederdi, bu beni çok etkiler bende dedeye: ‘Dedem ne dedin kimle konuşuyorsun’ dediğim zaman; ‘Yeri göğü yaratanla, o duyuyor’ derdi.

Nasıl dua ettin dediğim zaman; ‘Allah’ım bu evin bereketini arttır bu haneyi darda koma’ dedim der hadi uyu derdi, bende ‘tamam dua edeyim, uyuyacağım’ dediğim zaman ‘sen ne duası edeceksin’ diye sordu dede. Bende verdiğim cevabı hiç unutmuyorum. ‘Büyüdüğüm zaman ben misafirliğe gidince bana yere iki döşek sersinler, annemin size dediği gibi yoluna kurban olayım ocağına kurban olayım’ desinler dediğimde Alevi dedesi ve eşi kalkıp bana sarılıp ağladıklarını hiç unutmuyorum.

Burada anlatmak istediğim Alevi dedeliğinin özel olduğu ve Alevi dedelerin verdikleri bilgilerle yaptıkları cemlerle Alevi topluluğunu bir arada tutmayı başaran hoşgörü çerçevesin de yaşayan insanlar olduğunu anlatmaktı.

Alevi dedelerinin bu kadar özelken kimseden emir almadan veya yaptıkları bu görevi bir bedel istemeden yapıyor olmaları da bana göre çok değerliydi.

Bugün baktığımız zaman Alevi dedelerine maaş bağlanma söylentilerini duyuyoruz bana göre ve birçok dedemize göre de maaş bağlanmamalı nedenine gelince.

Diyanete bağlandıklarını düşündüğümüz zaman diyanetin altında dedelik görevlerini yapmalılar buda onlara diyanete bağlı hocalardan farkı kalmayacağını gösterir ki Alevi dedeleri Cami hocalarından farklı, burada yanlış anlaşılmasın Cami hocalarına da çok büyük saygı duyuyorum Allah yolun da insanlara bir nasihat veren bir can kötü olamaz.

Lakin Alevi dedeliği, farklı Ocaktan gelen babadan oğula geçen bir süreç. Tabi ki dedelerimizin kendini eğitmesi kendi ocaklarından aldıkları eğitimle birleştirmesi güçlerine güç katar.

Alevi dedeleri Diyanete bağlandığı zaman nasıl diyanete bağlı hocaların fetvaların da diyanetin istediğinin dışına çıkamadıkları gibi Alevi dedeleri de çıkamaz buda geldikleri ocaklara haksızlık olur düşüncesindeyim.

Bana göre Alevi dedeleri kendilerine yettiklerini düşünüyorum hepsinin geçim kaynakları olduğunu görüyorum ve cem evlerinde gönüllü olarak dedelerimize gereken yardımın da yapılması gerektiğini düşünüyorum bu güne kadar Alevi dedeleri nasıl geldilerse özgürce düşüncelerini Alevi halkına aktardılarsa bu günden sonra hiçbir gücün altında olmadan özgürce görevlerini yapaklarını düşünüyorum.

Alevi dedelerine yakışanda bu diyor annemin dediği gibi. ‘Alevi dedelerin geldiği yola ocaklarına kurban olak’