CHP Ümraniye ilçe Başkanı Cafer Aktürk ilçe başkanlığına yeniden aday oldu. Aktürk, “Farklı düşünebiliriz ama eğer memleket söz konusu ise birlikte davranmaktan başka çaremiz yoktur” dedi.

Cafer Aktürk adaylığını açıkladığı salonda partililerine şöyle seslendi:

“Değerli Türkiye’nin Aydın yüzlü güzel insanları,

Önümüzdeki hafta Ümraniye İlçe Kongresini yapacağız.
Bu kongre özel bir öneme sahip.
Seçilecek yönetim, partimizi 2019 yılındaki üç zorlu seçime hazırlayacak.

2019 seçimlerinde alınacak sonuçların ülkenin geleceği ile direkt ilişkisi var.
Birinci hedef Ümraniye Belediyesini Fetocu kalıntısı yönetimden kurtarmak.
İkinci hedef İstanbul’a çağdaş, ehil, sosyal demokrat bir belediye başkanı armağan etmek.
Üçüncü hedef AKP iktidarına son vererek, memleketimizi gözü dönmüş siyasal islamcılardan geri almak.

Böylece, 2023’de Cumhuriyetimizin 100. Yılında birlik, dirlik, esenlik içinde yeni bir ülke yaratmanın onurunu yaşamak…

Bizim hedefimiz budur !

İşte bu nedenle, sadece bu nedenle ben ve arkadaşlarım yönetime adayız.
Buradan İlçe Başkanlığına aday olduğumu siz dostlarımla birlikte açıklamaktan büyük bir onur ve gurur duyuyorum.
Verdiğiniz destek için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim.
Sağ olun, var olun.

Değerli dostlarım,
Burada uzun uzun AKP analizi yapmaya gerek yok.
Her şey çok açık.
Her şey gözümüzün önünde seyrediyor.
Devlet aygıtı, yargıdan eğitime, güvenlik politikalarından sağlığa, yerel yönetimlerden özerk kamu kuruluşlarına ve kamu yönetiminin bütün kılcal damarlarına kadar uzanan bu keyfi yönetim anlayışının etkisi altında çalışıyor. Keyfiliğin yegâne sınırı,Erdoğan’ın ağzından çıkanlar

Önümüzdeki en önemli görev Demokrasi mücadelesidir.
Bunun en kitlesel adresi de CHP’dir
Ülkemizi AKP’den geri almak gibi tarihi bir görevimiz var.
Başka seçenek kalmamıştır.
Bu da “daha fazla örgütlü mücadele, her yerde mücadele” anlamına gelmektedir.

Ayrışmaların, kırgınlıkların, küskünlüklerin zamanı değil..
Bu nedenle yeni dönemde “CHP kongrelerinin” önündeki görev AKP’yi geriletecek enerjiye, birikime sahip yönetimleri, kadroları yaratmak olmalıdır.
Farklı düşünebiliriz ama eğer memleket söz konusu ise birlikte davranmaktan başka çaremiz yoktur.
Samimiyet en önemli gücümüzdür

Geçmişi ile yüzleşip özeleştirisini veremeyen, fakat her koşulda her yere dar grup çıkarları çerçevesinde aday olma tavrının devam ettiğini görüyoruz.
Bizim böyle bir derdimiz yok çok şükür.
Artık halkla birlikte tüm genç ruhların birleşerek yeni bir hikayeyi yazma zamanıdır…
“Önce Ben” egolarının aşıldığı, “Önce Biz” çabası içindeyiz.
Amacımız partimizi hem İstanbul’da hem de ülkemizde güçlü bir siyasi seçenek haline getirmektir.

Değerli dostlarım,
Hepinizin bildiği gibi çok demokratik bir delege seçim süreci yaşadık.
Her mahallede tamamen tüzüğe uygun bir biçimde mahalle delegelerimizi seçtik.
Ancak il yönetimi hala nedenini tam olarak açıklamadığı bir sebeple Çakmak mahallesi delege seçimini iptal etti.
Ortada bu iptale neden olabilecek tek bir gerekçe olmadığı halde.
Çakmak mahallesinden delege seçilen arkadaşlarımız doğal olarak soruyorlar, HAK nerede ?
Hukuk nerede ?
Adalet nerede ?
Seçimle gelenler masa başındaki taktiklere kurban edilmeyecekti.
Bu herkes için geçerli değil mi ?

Değerli dostlarım,
Hiçbir siyasi başarı tesadüfi gelişmez.
Çok çalışmamız gerekiyor.
• Siyasi etik sorunları olanların,
• Şahsi siyaset yapanların,
• Kariyer için ilkesiz siyaset yapanların,
• Kaynağı ne olursa olsun çıkar beklentilerine açık olanların
içinde yer almadığı, geniş tabanlı bir birliktelik kurmaya çalıştık.
Önce kendi içimizde, farklılıklarımızla birlikte olabileceğimizi gösterdik
Kişiler üzerine değil, ilkeler üzerine kurulmuş, yapılandırılmış bir uzlaşmayı sağladık.
Bu uzlaşmayı içimize sindirdik.

Herkese kapısını açan, çalışkan, birlikte çalışma, birlikte üretme kültürü almış, herkesi yoldaşı bilen bir siyaset anlayışı egemen kılmak amacıyla bir araya geldik.
Sosyal demokratlığından, solculuğundan, dürüstlüğünden, siyasi etiğinden kuşku duyulmayan, örgütün saygı duyacağı, toparlayıcı, yıpranmamış yoldaşlarımızla yürümek istiyoruz.

Amacımız, sağlıklı ve mücadeleci bir CHP yapılanması yaratarak iktidara tek başına gelmeyi sağlamak olmalıdır.
Partimizin gücüne güç katmak, destek vermek, örgütlü çalışmalarımızı halkla paylaşmak, yeni bir umuda adım atmak için hazırız.
Umudu doğuran, yeşerten, yücelten bir seçenek olmaya çalışıyoruz.
CHP eşitsizliğe, yoksulluğa, sömürüye karşı bir duruşun, varoluşun, mücadelenin odağı olmalıdır.

Ya, halkçı, devrimci, özgürlükçü, dayanışmacı bir siyaset.
Ya da ;
Bireysel beklentiler ve küçük grup–hizip ilişkileri üzerine şekillenen bir siyaset.
Değerli dostlarım,
Kendimizi yenilemeliyiz.
Çoğalmalıyız.
İyi yetişmiş, donanımlı, eğitimli bireyleri partimizin kadrolarına katmalıyız.
“Eş, dost, hısım, akraba, ortak” dayanışmasına dayanan particilik anlayışını terk etmeliyiz.
Özgür üye partinin geleceği ve garantisidir.
Yeni bir “başlangıç” varsa, her zaman yeni bir “umut” da vardır.
Gelin bu kongreyi “yeni bir başlangıç” ve fırsata dönüştürelim.
Bu kongrenin tercihi aslında şudur ;
Ya geçmişin arka bahçelerinde kendilerine makam mevki arayanlar galip gelecektir ya da kendini ve çevresini dert edenlerin değil,geleceği, gençliği, yenileşmeyi kısaca ülkeyi dert edenler galip gelecektir.

Aslında seçim bu kadar da basittir.

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Yolumuz açık olsun, aydınlık olsun, umut dolsun, güzellik katsın.”