16 milyon liralık evde oturan başkanın işçileri feryat ediyor

Bakırköy Belediye işçileri; "Kamuoyunda herkes tarafından bilinmekte olan Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ‘nun oturduğu konut tartışmalara neden olmuştu. Bugünkü değeri 2 milyon dolar yani. Asgari ücretli bir çalışanın hiç harcama yapmadan 5664 ay yani 472 yıl boyunca alacağı ücreti biriktirmesi ile sahip olabileceği bir konuttur. Anlayacağınız sosyal adalet yine lafta kalmıştır. İşçilere gelince paramız yok daha fazlasını ödeyemeyiz diyenlerin, yaşam şartları ortadadır. Yaşadıklarımız ve gördüklerimiz gösteriyor ki, Bakırköy Belediyesinde Hak, Hukuk, Adalet ve Demokrasi yoktur" dedi.

Bakırköy Belediyesinde çalışan işçiler bugün bir açıklama ile kamuoyuna sesleniler:

Bakırköy Belediyesi işçilerinin açıklaması şöyle:

“Demokratik Kitle Örgütlerinin Değerli Temsilcileri, Sendikaların ve Siyasi Partilerin Değerli Yöneticileri, Değerli Basın Mensupları, Değerli Arkadaşlar, Değerli Emek Dostları, hepinizi sendikamız DİSK Genel-İş ve Bakırköy Belediyesi işçileri adına saygıyla, sevgiyle selamlıyoruz.

Öncelikle Türkiye gündemine dair İstanbul sözleşmesinden kısaca bahsetmek istiyoruz. 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da imzaya açılan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi (kısa adıyla İstanbul Sözleşmesi), 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Özel olarak kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti hedef alan ilk Avrupa sözleşmesi olma niteliğini taşıyan Sözleşme, bugüne kadar Türkiye dahil Avrupa Konseyi üyesi 20 ülke tarafından onaylanmıştır.

Türkiye, Sözleşme'yi imzaya açıldığı 11 Mayıs 2011 tarihinde imzalamış, 14 Mart 2012 tarihinde ise onaylamıştır. Ülkemizde yıllardır kadına yönelik şiddete karşı etkin bir mücadele politikası hayata geçirilmemiştir. Bu sözleşmenin uygulanması ile hem kadına yönelik şiddet evden başlayarak toplumun her alanında engellenecek hem de kadına yönelik şiddet cezasız kalmayacaktır. İstanbul Sözleşmesi 'nin uygulanması demek kadınlar ve tüm mağdurlar için kadınları şiddetten korumak ve adaleti sağlamak demektir. İstanbul sözleşmesinin ivedi bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Evet kadınlara karşı yapılan şiddeti kınıyor ve karşısındayız. Bizler burda aylardır başka bir şiddete karşı direniyoruz. Hak gaspları, kuralsız ve güvencesiz çalıştırmalar, baskı zulüm ve onur kırıcı, hakaret edici, tehdit edici konuşmalarla, işçilere yaşatılan ekonomik ve psikolojik şiddete karşı direniyoruz. Bülent Kerimoğlu na sesleniyoruz. Siz özel sektör işvereni değilsiniz. Kar etmek için değil, halka hizmet için atandınız ve göreve geldiniz. Atandığınız görev size işçinin, çalışanın hayatını sömürme ve söndürme hakkı vermez. Bizim fermanımızı yazmaya kalkarsanız; kusura bakmayın ama, bizde sizi afaroz ederiz.

Değerli emek dostları ve değerli işçi arkadaşlar. Bakırköy Belediye çalışanları olarak 12 Şubatta her Salı ve Perşembe başladığımız eylemlerimizin 12 ncisini bugün gerçekleştiriyoruz. Bu eylemlerimiz dışında CHP İstanbul İl Binası önünde yapmış olduğumuz basın açıklamasıyla da sesimizi duyurmaya çalıştık. Her defasında konumuz Bakırköy Belediye çalışanları, sorunumuzda Bakırköy Belediye çalışanlarının yapılmayan toplu iş sözleşmesidir. Ve alanlarda olmamızın sebepleri bu hususlardır dedik.  

Demokratik söylemlerle, Hak, Hukuk, Adalet ve Demokrasi vurgusuyla göreve gelen Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, hergün yaptıkları ve konuştukları ile söylemleri ve uygulamaları farklılıklar göstermeye devam etmektedir. Şimdi de işçileri zorla ve baskı ile toplayarak tehdit etmekten çekinmeyen Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, toplu sözleşme yapmayacağını, DİSK ‘i istemediğini ve 5 lira yemek parası ile ücretleri artırmayacağını işçilere söylemiştir. Belediye Başkanı bizzat alanlara inerek işçilere, uygulamaları beğenmeyenlerle yolumuzu ayıracağız demiştir. Hatta beğenmeyenler ve çalışmak istemeyenler çekip gidebilir deme cüretini de göstermiştir. Bunları işçilerin yüzüne baka baka söyleyen Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, daha bir hafta önce basın karşısında ve sosyal medya üzerinden, emekçilerin yanındayız, emeğin en yüce değer olduğunu, emekçilerle sorun yaşamayız diyerek devamında yoksulluk, işsizlik gibi sorunlar ile mücadele etmeliyiz demiştir. Dediğimiz gibi Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu iki farklı kişiliğe sahiptir. Söylemleri farklı, uygulamaları farklıdır. Kamu görevini kötüye kullanmaktadır. Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, na işçiler inanmamakta ve güvenmemektedir.

Bakırköy Belediyesi kimsenin çiftliği olmadığı gibi, baskı, tehdit ve küfürlerin yapılacağı bir kurum değildir. Şimdiye kadar Bakırköy Belediye Başkanlığı yapmış Başkanlarımız, bu şekilde vurdum duymaz davranışlar sergilememiş ve kavgacı olmamışlardır. Ayrıca toplu sözleşme yapılıp yapılmaması yasa ve kanunlar ile belirlenir. Verdiğiniz 5 lira yemek ücreti ile emeğe ve emekçiye bakışınızı ortaya koymuş olmaktasınız. Kazanılmış hakları gasp etmek ve ücret düşürmek, emek düşmanlığından başka bir şey değildir.

Basında konuşulan ve kamuoyunda herkes tarafından bilinmekte olan Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ‘nun oturduğu konut tartışmalara neden olmuştu. Bugünkü değeri 2 milyon dolar yani yaklaşık 16 milyon lira dır. Asgari ücretli bir çalışanın hiç harcama yapmadan 5664 ay yani 472 yıl boyunca alacağı ücreti biriktirmesi ile sahip olabileceği bir konuttur. Anlayacağınız sosyal adalet yine lafta kalmıştır. İşçilere gelince paramız yok daha fazlasını ödeyemeyiz diyenlerin, yaşam şartları ortadadır. Yaşadıklarımız ve gördüklerimiz gösteriyor ki, Bakırköy Belediyesinde Hak, Hukuk, Adalet ve Demokrasi yoktur.

Bizler emeğimize, alın terimize, ve  insan onuruna yaşarış bir hayat sürdürmek, insanca yaşamak ve insanca çalışmak istiyoruz 

2018 yılından bugüne kadar belediye bütçesinin arttığını ama personel giderinin 120 milyondan 90 milyona düştüğünü söylemiştik. Bakırköy Belediyesi her yıl çalışanlardan 30 milyon kâr ettiğini de belirtmiştik. Belediye bütçesi bellidir. Tüm bu olanlara ve imkanlara karşı taleplerimiz günün şartlarına göre en masum ve en demokratik taleplerdir. İşçilerin toplu sözleşmesi yapılsın, işçilerin demokratik ve yasal talepleri yerine getirilsin, işçilerle uğraşmayın, işçilerin ekmeği ile oynamayın, işçilerin sabrını ve inancını sınamayın...

Bakırköy işçilerinin anayasal hakkı olan toplu sözleşmelerini yapılsın

Keyfi olarak işten attığınız işçileri geri alınsın

Ücretlerinde kesinti yaptığınız işçilerin ücretlerini eski haline getirilsin

İşçiler üzerinde yapılan baskılara tehditlere son verilsin

Sendikalı olma hakkımıza saygı gösterilsin

Sorunlarımız masada çözülsün...

Kamuoyuna, halkımıza, dostlarımıza ve değerli basınımıza saygıyla duyurulur.”